1.80 boyunda ve 83 kilo ağırlığında Bir adamı öldürmek için ne kadar sıvı nitrojen gerektiğini hesaplıyor. | Open Subtitles | تبين كمية النيتروجين المسال الذي نحتاجه لقتل رجل بطول 71 إنش ووزن 183 باوند |
Aklı başındaki bir insanın tek Bir adamı öldürmek için, bir tren dolusu masum insanı öldürmeyi kabul etmesinin hiçbir nedeni olamaz. | Open Subtitles | ليس هناك سبب في هذا العَالم سيجعل شخصاً ما يفجّر قطارًا مليئًا بالأبرياء لقتل رجل واحد فقط |
Bu senin hatan. Senin için örtbas etti, ve sonra Bir adamı öldürmek için seni seçti. | Open Subtitles | انه خطأك.لقد تسترت عليك ثم اخترت لقتل رجل |
Yani Bir adamı öldürmek için masum insanlarla dolu koca bir uçağı mı patlattın? Hayır. | Open Subtitles | إذن تنسفين طائرة مليئة بالأبرياء لتصفية رجل واحد. |
Yani Bir adamı öldürmek için masum insanlarla dolu koca bir uçağı mı patlattın? Hayır. | Open Subtitles | إذن تنسفين طائرة مليئة بالأبرياء لتصفية رجل واحد. |
Öyle Bir adamı öldürmek için hayatını sen neden riske ediyorsun? | Open Subtitles | لمَ قد تجازف بحياتك لتقتل رجلاً كهذا؟ |
Bence, bugün Pearl Harbor Gününe önem verdiğiniz için oraya gittiniz, Bir adamı öldürmek için değil. | Open Subtitles | اعتقد أنك ذهبت لـ"بيرل هاربر" هذا الصباح لتُثبتَ أمراً, لا لتقتل رجلاً. |
Soğukkanlılıkla savunmasız Bir adamı öldürmek için eğitilmedim. | Open Subtitles | لم أكن مدربين لقتل رجل أعزل بدم بارد. |
Bir adamı öldürmek için ne kadar çok tüfeğiniz var. | Open Subtitles | كل هذه الأسلحة لقتل رجل واحد؟ |
Ama işin gerçeği, her ikimiz de Victor Drazen isimli Bir adamı öldürmek için Kosova'ya gönderilen özel bir kuvvet biriminin mensuplarıydık. | Open Subtitles | لكننا كنا جزءاً من وحدة اُرسلت الى "كوسوفو" لقتل رجل إسمه (فيكتور دريزن) |
Ölü Bir adamı öldürmek için tutulduk. | Open Subtitles | نحن تم استأجارنا لقتل رجل ميت |
3000 volt Bir adamı öldürmek için yeterli. | Open Subtitles | هناك 3000فولت يكفى لقتل رجل |
Bir adamı öldürmek için restoran patlatmada sorun görmedi adam. | Open Subtitles | لقد نسف مطعمًا لقتل رجل واحد. |
Bir adamı öldürmek için! | Open Subtitles | لقتل رجل! |