Duygusal bir adam değildir ama seni geri istiyor. | Open Subtitles | إنه ليس رجل عاطفي، ولكنه يريدك أن تعود |
Kötü bir adam değildir. | Open Subtitles | انه ليس رجل سيّء |
Kötü bir adam değildir o. Beni kurtarırsa yaptığı kötü şeylerin bir anlamı olmayacağını düşünüyor. | Open Subtitles | إنه ليس رجلاً شريراً، يعتقد أن خير إنقاذي |
Onu geri istiyorum, Bay Poirot. O, kötü bir adam değildir. | Open Subtitles | "أنا أريده أن يعود فقط يا سيد "بوارو فهو ليس رجلاً شريراً |
Bilmiyorum, fakat Sergei sabırlı bir adam değildir. | Open Subtitles | ،لا أعلم ولكن (سيرجي) ليس بالرجل الصبور |
"Spor yapmayan bir adam, gerçek bir adam değildir, değil mi?" | Open Subtitles | "الرجل الذي لا يمارس الرياضة ليس برجل حقيقي. أليس كذلك؟" |
Hâlbuki o yaşlı bir adam değildir. | Open Subtitles | لكنه لم يكن رجل عجوز. |
Fakat bebeğin babası ölümlü bir adam değildir. | Open Subtitles | ولكن والد الطفل ليس رجل فانٍ. |
Johann, çok sağlıklı bir adam değildir. | Open Subtitles | جوهانس ليس رجل معافى بالكامل |
Görüşülmesi kolay bir adam değildir... | Open Subtitles | ... ليس رجل طيب لكى يرى |
Patrick belirsiz cümleler kuran bir adam değildir. | Open Subtitles | باتريك ) ليس رجل غامض ) |
Sabırlı bir adam değildir. | Open Subtitles | و هو ليس رجلاً صبوراً |
O sıradan bir adam değildir. | Open Subtitles | إنه ليس رجلاً طبيعياً |
Pek ince zekalı bir adam değildir. | Open Subtitles | إنه ليس رجلاً رقيقاً. |
Ama Phil Dunphy ciddi bir adam değildir ki. | Open Subtitles | لكن "فيل دانفي" ليس رجلاً معتدلاً |
Belki de "kancalı adam" gerçek bir adam değildir. | Open Subtitles | ربما الرجا الخطاف ليس برجل على الإطلاق |
Ama Şef Kırmızı Ayı pazarlık etmek için kolay bir adam değildir. | Open Subtitles | إنه ليس برجل تسهل المساومة معه |
Hâlbuki o yaşlı bir adam değildir. | Open Subtitles | لكنه لم يكن رجل عجوز. |