bir ahmak gibi arabada oturacağım, şimdi ver şu anahtarları. | Open Subtitles | سأبقى في السيارة كالأحمق الآن أعطني المفاتيح |
Özellikle kendisi de bir ahmak gibi davrandıktan sonra. | Open Subtitles | خاصةً وأن هذا المرشح تصرّف أيضًا كالأحمق |
Hikayenin bu noktasında Marx Kardeşler'in esprili cümleleri akla gelir: 'Bu adam bir ahmak gibi davranıyor, ahmakça hareket ediyor.' | Open Subtitles | بالطبع حل العقدة في القصة يتماشى مع دعابة الإخوة ماركس الرجل يشبه الأحمق، ويتصرف كالأحمق" |
Yaşarken bir anda öldü... Aynı bir ahmak gibi. | Open Subtitles | لقد مات كما عاش، كالأحمق |
Sadece kaybetmedim. bir ahmak gibi gözüktüm. Harvey, ne oldu? | Open Subtitles | لم أخسر فحسب، بل بدوت كالأحمق |
- Tam bir ahmak gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | -ماذا؟ -انت تبدو كالأحمق |