| Hey, Ralph iyi bir çocuk. Ve de öyle olmalı. Çünkü mükemmel bir babası var. | Open Subtitles | (رالف) ولد جيّد ، وينبغي ذلك لأن لديه أب عظيم |
| Sana niye şanslı olduğunu söyleyeyim. Yaşlı bir babası var. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}إنه محظوظ، لأن لديه أب هرم |
| Ama herkesin bir babası var. | Open Subtitles | ولاكن الجميع لديه أب |
| Ama, korkunç bir babası var ve tabii ki hiç parası yok. | Open Subtitles | لديها والد سيء، وبالطبع لا مصدر للرزق، يا له من أمر مؤسف |
| Evet, onunla alakası olmayan bir babası var. | Open Subtitles | اجل , لديه والد والذي يبدو غير مهتم |
| Zavallı kız. Öyle bir babası var ki... | Open Subtitles | بنت مسكينة لأنّ لديها أب مثل هذا |
| Lakin bu çocuğun bir babası var. | Open Subtitles | لكن هذا الطفل لديه أب |
| Manu'nun bir babası var ve onu çok seviyor. | Open Subtitles | مانو لديه أب أب يحبه كثيراً |
| -Onun bir babası var. -Steve. | Open Subtitles | لديه أب - (ستيف) - |
| - Onun bir babası var. | Open Subtitles | لديه أب |
| - Onun bir babası var zaten. | Open Subtitles | -إنه لديه أب |
| "Çocuğumun bir babası var." | Open Subtitles | " ولدي لديه أب |
| Ve Nicholas'ın da bir babası var. | Open Subtitles | و (نيكولاس) لديه أب... |
| Ve çok tatlı bir babası var. | Open Subtitles | لديه والد طيب للغاية. |
| bir babası var zaten. | Open Subtitles | لديه والد |
| Onun bir babası var. Tommy. Onu o büyütüyor. | Open Subtitles | لديها أب إسمه "تومي" هو من رباها |
| Zaten bir babası var. Adı Kenton Marshall. | Open Subtitles | هي لديها أب بالفعل (أسمه (كينتون مارشال |