Orada Bir benzin istasyonu var. Gidip bir yön sorayım. | Open Subtitles | هناك محطة وقود سأرى إن كنت أستطيع الحصول على خارطة |
Orada Bir benzin istasyonu var. Gidip bir yön sorayım. | Open Subtitles | هناك محطة وقود سأرى إن كنت أستطيع الحصول على خارطة |
Gelecek yüzyıla dek buralarda Bir benzin istasyonu olmayacak. | Open Subtitles | لن يكون هناك محطة وقود حتى وقت ما من القرن القادم. |
Şehir dışındaki terkedilmiş Bir benzin istasyonu veya tamirci dükkanını arıyoruz. | Open Subtitles | نحن في صدد البحث عن محطة وقود مهجورة أو محل ميكانيكي مغلق |
Yanıcı bir sıvı kullanmak iyi bir plan olabilir ama ateş geriye doğru da yönlenebilir. Burası Bir benzin istasyonu. - Burada koca bir tanker deposunun üzerindeyiz. | Open Subtitles | على أي حال ستعود النار إلينا , عبر خط الوقود المشتعل إننا في محطّة وقود ونجلس على خزّان وقود هائل |
Defalarca gittiği Bir benzin istasyonu var civarda gittiği başka yerler de var... | Open Subtitles | محطّة وقود زارها مراراً و تكراراً على مقربةٍ محطّاتٍ أخرى في "أبردين |
Yakınlarda Bir benzin istasyonu biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعلمين اذا كان هناك اي محطة وقود قريبة منا ؟ |
Birkaç blok aşağıda Bir benzin istasyonu var o kadar. | Open Subtitles | هناك محطة وقود على بعد شارعين لكن هذا كل شيء تقريبا |
Birkaç ay önce buraya bir kurt sürüsü dadandı yolun 12 mil aşağısında Bir benzin istasyonu var. | Open Subtitles | حزمة من الذئاب انتقلت الى هنا منذ عدة شهور وهناك محطة وقود تبعد حوالي 12 كيلومتر من الطريق |
Bunun gerçekleşmesinin tek yolu, kızın Bir benzin istasyonu soyması ve seni canlı kalkan olarak kullanması. | Open Subtitles | سيحدث هذا فقط اذا سرقت محطة وقود واستخدمتك كـ درع بششري |
Geldiğiniz yolun birkaç mil aşağısında Bir benzin istasyonu var. | Open Subtitles | يوجد محطة وقود مسافة مــيلين خلف طريق مجيئك ـــــ |
Route 50 üstünde Aurura Pike'la Stemple Ridge Road arasında eski Bir benzin istasyonu var. | Open Subtitles | هناك محطة وقود قديمة في شارع 50 بين أورورا بايك وشارع ستامبل ريدج. |
Sınırda başka Bir benzin istasyonu var, orada dururuz. | Open Subtitles | هنالك محطة وقود أخرى على الحدود ، سنقف عندها |
Yakınlarda Bir benzin istasyonu var ve tuvaleti çok ama çok iyi. | Open Subtitles | لا بأس. هناك محطة وقود بالقرب الذي بها حمام مريح للغاية. |
Sana söylüyorum. Büyük Bir benzin istasyonu, bir milyon ev, ve tanıdığım herkes. | Open Subtitles | هناك محطة وقود كبيرة، الملايين منالمنازلوجميعمنأعرفهم... |
- Yakınlarda Bir benzin istasyonu biliyor musunuz? | Open Subtitles | ل تعلمين أي محطة وقود قريبة من هنا ؟ |
- Güney tarafında. Bir benzin istasyonu. | Open Subtitles | بالجانب الجنوبي ، انها محطة وقود |
Tamam, ilerde Bir benzin istasyonu var. Orada dururuz. | Open Subtitles | حسنا,هناك محطة وقود أمامنا سنتوقف عندها |
Wayne ilk hafta Ashford, Alabama'da Bir benzin istasyonu görevlisini vuruyor. | Open Subtitles | في الأسبوع الأوّل، أردى (وَين) عامل محطّة وقود في (آشفورد)، (ألباما) |