"bir fahişeyi" - Traduction Turc en Arabe

    • عاهرة في
        
    • مومس
        
    • مومسا
        
    • دور عاهرة
        
    bir fahişeyi çöle götürüp gömmüşüz gibi hissediyorum. Open Subtitles أشعر و كأننا دفـنّـا عاهرة في وسط الصحراء
    Lakeland'de iki turisti, Tampa'da bir fahişeyi öldürüyor... ama dikkatsizlik yapıyor. Open Subtitles ... اثنين من السياح في ليكلاند، عاهرة في تامبا، وأخيرا... ... انه متسخ بالقذارة
    Ara sıra oraya bir fahişeyi ziyarete gidermiş. Open Subtitles يذهب هناك من وقت لآخر لرؤية امرأة مومس يصاحبها
    Gerçek şu ki Bregan'a bir suikastçı getirdim bir fahişeyi yatağıma aldım ve bunu yapmakla aptallık ettim. Open Subtitles الحقيقة هي أني أحضرت قاتلة إلي بريجان، لقد كانت في فراشي مومس و لقد كنت أحمقا لقيام بذلك
    CSI dizisinde, öldürülen bir fahişeyi oynamak için seçmelere çağırıldım. Open Subtitles CSI قد وصلني أتصال من مسلسل لتأدية دور عاهرة تتعرض للقتل.
    Seni ilgilendirmez adında bir yerde bir fahişeyi beceriyor. Open Subtitles يضاجع عاهرة في مكان لطيف يٌدعى "ليس الأمر من شانك"
    Bir dahaki sefere bir fahişeyi öldürürse ne olacak? Open Subtitles مـاذا إن قتل عاهرة في المرة القادمة؟
    Aşk hayatım için elimde olan tek şans Han'la bir fahişeyi yarı yarıya kırışmak. Open Subtitles الفرصة الوحيدة للحصول على الحب وهي مشاركة عاهرة في (هان).
    Ayrıca Coronation Street'te bir fahişeyi öldürdüm. Open Subtitles قتلت أيضا عاهرة في شارع "كورنشن".
    Birşeye inanmaya o kadar açlar ki bir fahişeyi tanrılaştırıyorlar. Open Subtitles مستميت جداً للإعتِقاد في الشّيء الذي يُؤلّهونَ a مومس.
    Gidip bir fahişeyi öldürmekten daha kolay olduğu kesin. Open Subtitles بالتأكيـد هـو أسهـل مـن قتـل مومس
    Böbürlenmek için değil ama "Blue Bloods"da ölü bir fahişeyi oynuyormuş. Open Subtitles لا اريد التفاخر و لكنها ستلعب دور عاهرة ميتة غداً "في مسلسل "الدماء الزرقاء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus