Evet, bu kadar sağlıksız beslenmeye devam edersem unutacağım bir hayatım olmayacak. | Open Subtitles | أجل، إن استمريت في هذا الأكل الغير صحي، فلن أحظى بحياة لأنسى أمرها |
Sen varken asla bir hayatım olmayacak. 35 yaşındayım ve bir geleceğim yok. | Open Subtitles | لن أحظى بحياة و أنت قربي أنا بعمر 35 سنة و لن أصل لأي مكان |
Sam ile ayrıldık. Her şey tamamen, bütünüyle mahvoldu ve ne yapacağımı bilmiyorum. Hiçbir zaman normal bir hayatım olmayacak. | Open Subtitles | لقد إنتهي الأمر بيني و بين (سام) , لقد فسد الأمر تماماً و إني في حيرة من أمري , لن أحظى بحياة طبيعية مطلقاً |