Ananth, süreçlerin yeniden yapılandırılması üzerinde çalışan çok başarılı bir iş adamıydı. | TED | كان أنانيث رجل أعمال فائق النجاح عمل على إعادة هيكلة إدارة الأعمال. |
Bob Simons iflas etmiş bir iş adamıydı. Ortağının çocuğunu kaçırmıştı. | Open Subtitles | بوب سايمون كان كان رجل أعمال مفلس خطف ابنة شريكه |
Babaları da başarılı bir iş adamıydı. Milyonerin tekiydi. | Open Subtitles | و والدهما كان رجل أعمال ناجح مليونير لعين |
Ernie saygıdeğer bir iş adamıydı... ve toplum içinde sevilen bir adamdı. | Open Subtitles | إيرني كان رجل أعمال محترماً وعذواً محبوباً بالمجتمع |
Yani, gerçekten de vizyonu vardı ve çok akıllı bir iş adamıydı. | Open Subtitles | أعني أنه كان يمتلك رؤية وكان رجل أعمال داهية. |
Stephen Mather, Şikagolu başarılı bir iş adamıydı. Ve ne zaman bir park kuruluşunun fon ihtiyacı olsa, ne zaman bir otoyol kuruluşunun fon ihtiyacı olsa devreye girer, çekleri yazar, ihtiyacı giderirdi. | TED | كان ستيفن ماثر رجل أعمال ناجح من شيكاغو، وفي أي وقت كان هناك اتحاد للحدائق بحاجة إلى تمويل، أي وقت كان هناك اتحاد طريق سريع بحاجة إلى تمويل، كان يتدخل، ويكتب الشيكات، لجعله يحدث. |
Hayatı boyunca, Richard Chubby güçlü bir iş adamıydı. (Kasabadaki en temiz kıyafetler) | Open Subtitles | خلالفترةحياته كان رجل أعمال قويا |
Babam belki katı kalpli bir iş adamıydı ama soğukkanlı bir katil değildi. | Open Subtitles | فلربما كان أبي ...رجل أعمال قاسي القلب ولكنه ماكان سيقتل بدمِ بارد |
Dedem bir iş adamıydı, ...aynı şekilde, babam da. | Open Subtitles | جدي كان رجل أعمال. وأبي أيضاً. |
Dünyanın en keyifli konusu olmadığını söylemeliyim, ama biliyorsun baban yalnızca iyi giyinen biri değil, aynı zamanda iyi bir iş adamıydı ve sana evlilik öncesi sözleşmesi yapmanı tavsiye ederdi. | Open Subtitles | لكن، كما تعلمين، لم يكن والدك أنيقا فقط لقد كان رجل أعمال بارع كذلك و أظن بأنه كان سينصحك أنتِ و لوك "بتوقيع "اتفاق ما قبل الزواج |
Babam bir iş adamıydı. | Open Subtitles | كان والدي رجل أعمال |
Babam zorlu bir iş adamıydı. | Open Subtitles | كان أبي رجل أعمال قوي وقد كان... |
Baban berbat bir iş adamıydı. | Open Subtitles | كان أبيك رجل أعمال سيء، |
Kendisi aynı zamanda bir iş adamıydı. | Open Subtitles | و كان أيضا رجل أعمال. |
Masovich çok akıllı bir iş adamıydı. | Open Subtitles | كان "ماسوفيتش" رجل أعمال شديد الذكاء. |
Bütün Miami boyunca 14 kuru temizleme dükkanı olan yerel bir iş adamıydı. | Open Subtitles | وقد كان رجل أعمال محليِّ يمتلك أربعة عشر مغسلة ملابس في (ميامي) |
Bay Chang ileri görüşlü bir iş adamıydı. | Open Subtitles | السيد (تشانغ) كان رجل أعمال يتطلع للمستقبل |
Harry iyi bir iş adamıydı | Open Subtitles | لا لقد اعتقد (هاري) أنه رجل أعمال |
JT iyi bir iş adamıydı. | Open Subtitles | جي تي" كان رجل أعمال" |
Babası gerçekten çok zengin bir iş adamıydı. | Open Subtitles | -حسناً، كان والده رجل أعمال ثريّ جداً ، |