Liz, bir iş teklifim var bence abin içinde olmak isteyecektir. | Open Subtitles | ليز يوجد لدي عرض عمل واعتقد انك أخيك سيكون مهتما به |
Şey, olabildiğince olsun, oturmanızı isterdim Çünkü seninle tartışmak için bir iş teklifim var. | Open Subtitles | رغم ذلك، أتمنى أن تجلسي لأن لدي عرض عمل أريد مناقشته معك |
İlgileneceğini düşündüğüm bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي عرض عمل أعتقد بانه سيهتم به كثيرا |
Sana bir defaya mahsus olacak bir iş teklifim var düşük riskli ve ikimizin de yararına bir anlaşma. | Open Subtitles | لديّ عرض عمل من أجلك، يدوم لمرة واحدة فحسب -مخاطرة صغيرة، ومنفعة متبادلة |
Neyse, sana bir iş teklifim var. - İş mi? | Open Subtitles | على أية حال، جَلبتُك هنا لاعَرْض عليك شغل. |
Ayrılmadan önce, senin için bir iş teklifim var. | Open Subtitles | قبل أن تذهب لدي عرض عمل صغير لك |
Ona ilgisini çekecek bir iş teklifim var. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}أحمل له عرض عمل مثير للإهتمام. |
Sana bir iş teklifim var. | Open Subtitles | "فيفيان لدي عرض عمل لك ماذا تريد؟ |
Sana bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي عرض عمل من أجلك |
Sana olağanüstü bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي لك عرض عمل مذهل |
Sana bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي عرض عمل لك. |
Ufak bir iş teklifim var... Lynette için. | Open Subtitles | لدي عرض عمل صغيرلأجل لينيت |
Dinle, senin için bir iş teklifim var. | Open Subtitles | اسمع لدي عرض عمل لك |
Senin için bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي عرض عمل من أجلك. |
Baksana, sana bir iş teklifim var. | Open Subtitles | اسمع، لدي عرض عمل لك. |
Size bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي عرض عمل من أجلكم. |
Sana bir iş teklifim var. | Open Subtitles | أنا لدي عرض عمل من أجلِك |
Andy, senin için ilgileneceğini düşündüğüm bir iş teklifim var. | Open Subtitles | "اندي" عندي عرض عمل لك |
Sana bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي عرض عمل لك |
bir iş teklifim var. | Open Subtitles | لدي عرض عمل |
Neyse, sana bir iş teklifim var. -İş mi? | Open Subtitles | على أية حال، جَلبتُك هنا لاعَرْض عليك شغل. |