"bir iltifat" - Traduction Turc en Arabe

    • مجاملة
        
    • إطراء
        
    • مديح
        
    • مجامله
        
    • كمديح
        
    • اطراء
        
    • كمجاملة
        
    • هذا إطراءً
        
    • مُجاملة
        
    • مديحا
        
    • مديحاً
        
    • مديحًا
        
    • هذا كأطراء
        
    • هذا كإطراء
        
    Kesinlikle benim zaten. Kendi üzerine alınamayacağın bir iltifat bu. Open Subtitles أنا بالطبع، هي الحقيقية مجاملة لا يمكن أن تصل إليك
    Bu müthiş bir iltifat. Open Subtitles الذين إستحقوا محاولتي لخداعهم إنها مجاملة ضخمة.
    Bu bir iltifat değil. Seni şişman bulduğunu söylemek istiyor. Open Subtitles هذا ليس إطراء , هذا يعني أنها تظنّك سميناً
    Teşekkürler, bu gerçekten bir iltifat. O çok güzeldi. Open Subtitles شكراً جزيلاً , هذا إطراء منك لقد كانت جميلةً للغاية
    Hastalarımın kızlarına beni önermesi benim için bir iltifat. Open Subtitles إنّه مديح عالي عندما تحيل مريضاتي بناتهن إلينا.
    Bu çok sıradan bir iltifat ama kabul edeceğim. Open Subtitles هذه مجامله مكرره ولكنى سوف أقبلها منك
    Komik olan şey, büyük olasılıkla bunun bir iltifat olduğunu düşünecek olması. Open Subtitles وجاكي كالان هي من الأعضاء الجدد فيه الشئ الغريب أنها ستعتقد هذا كمديح ربما
    Aslında bu bir iltifat olabilir, iltifat olarak aldıysan, öyle demek istemedim. Open Subtitles و لكن يمكن اعتبار هذا مجاملة و في هذه الحالة، لا أعني هذا
    Neden bunu bir iltifat olarak göremiyorsun? Open Subtitles لماذا لايمكنك مشاهدة هذا على أنها مجاملة
    Bu bir iltifat. Onlar da hep duman tüttürüyorlar. Open Subtitles إنها مجاملة فهما دائما جذابين مثل نهديكي
    Bu durumda, bu bir iltifat değildi. Gerçekten, söylediğim her söze katıldı. Open Subtitles في هذه الحالة ، أنها ليست مجاملة أنا وافقت علي كل شئ قلته
    Tek bir iltifat, bağlamından çıkarılmıştı. Open Subtitles أنا أقول، مثل، كان مجاملة واحدة صغيرة مأخوذ خارج السياق تماما.
    Kendin hakkındaki düşüncelerini bildiğim için, bunu bir iltifat olarak kabul ediyorum. Open Subtitles حسناً، سأعتبر كلامك إطراء بمعرفتي بثقتك العالية في نفسك
    Bir hedef için bundan daha iyi bir iltifat olmaz. Open Subtitles وذلك يعتبر أعظم إطراء يثنى بهِ على هدفٍ لأسرتنا.
    bir iltifat olduğunu sandım. Open Subtitles الذي قالهُ لي أحد من قبل أعتقدتُ أن هذا إطراء
    bir iltifat varsa direkt üstüme alınıyorum. Open Subtitles انا افعل هكذا حيثما افترض أن كل إطراء هو عني.
    -Bunu nasıl değerlendireceğimi bilmiyorum. -Bu bir iltifat. Open Subtitles لست متأكّداً, كيف افسر هذا إنه مديح
    Pekala, şimdi... Senin için gerçekten harika bir iltifat hazırladım ve tamamen de gerçek. Open Subtitles عندي مجامله صادقة لك
    Bunu bir iltifat olarak söylediğini biliyorum ama güzelliğime konan sınırları takdir etmiyorum. Open Subtitles اعلم انك قلت هذا كمديح و لكن انا لا اقدّر هذا هناك حدود على جمالى
    Yetkili sensen, bunu bir iltifat kabul edeceğim. Open Subtitles حسنا, اذا كنت انت المسئول, سآخذ هذه على انها اطراء.
    bir iltifat olarak alıyorum. FBI Ajanı nasıl görünür peki? Open Subtitles سأتقبل هذا كمجاملة ما هو شكل عميل المباحث بالنسبة لك ؟
    Bunu bir iltifat olarak alacağım. Open Subtitles سأعتبر هذا إطراءً
    Bak, bu bir iltifat, Lowrey yani senle beni seçmesi. Open Subtitles انظر ( انها مُجاملة ، ( لاوري اختياره اياك و أنا
    Teşekkür ederim. Ve elinizden gelmiyorsa beni asla övmeyeceğinizi bildiğimden bunu bir iltifat olarak alıyorum. Open Subtitles شكرا لك , وانت لا تثني علي الا اذا كنت استحق ذلك اعتقد ان ذلك مديحا
    Bu bir iltifat değildi. TED ولم يكن ذلك مديحاً.
    Eğer bu isim aklıma sayısız cinayet getirmeseydi bu dediğin ne de güzel bir iltifat olurdu. Open Subtitles ربّاه، لكان مديحًا بديعًا لو لم تربطيني بوفرة من القتلة المخابيل.
    Bunu bir iltifat olarak alıyorum. Open Subtitles سوف أعتبر هذا كأطراء لى
    Bunu bir iltifat olarak alırdım tabii gölge İçişleri Bakanının kampanya yöneticisi olmasaydın. Open Subtitles كنت سآخذ هذا كإطراء... إن لم تكوني مديرة الحملة الإنتخابية لمساعد وزير الدفاع.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus