Bu 36 numaralı tübe bakıp, belleğin neden odaklanmadığını anlamaya çalışan bir mühendis. | TED | هذا مهندس يحدق على الأنبوب رقم 36 محاولا اكتشاف سبب عدم تركز الذاكرة |
Mimar değildi, lakin bir mühendis ona planlarda yardım etmiş. | Open Subtitles | هو لم يكن مهندسا، لكن هناك مهندس ساعده في التخطيط |
Bruce Nizeye ile çalıştık, mükemmel bir mühendis. İnşaat ile ilgili, bana okulda öğretilenden farklı düşünüyor. | TED | عملنا مع بروس نيزاي مهندس بارع وكان رأيه عن انشاء المباني مختلفاً عما تعلمته في الجامعة. |
Egzozu için org boruları kullanan bir mühendis bilirim. | Open Subtitles | أعرف مهندساً يستخدم أنابيب عضوية في ماسورة العادم. |
Sonuç olarak eski eşim bir mühendis oldu, erkek kardeşim mühendis oldu. | Open Subtitles | نتيجة لذلك، أصبح ،زوجي السابق مهندسًا وأصبح أخي مهندسًا |
Hatta birkaç sene önce, Sanoussi Diakité adlı Senegalli bir mühendis, İlk mekanik Fonio işleyiciyi icat ederek Rolex ödülünü kazandı. | TED | وفي الحقيقة، قبل عدة سنوات، سنوسي جاكيتي، مهندس سنغالي، فاز بجائزة روليكس لاختراعه أول معالج آلي للفونيو. |
Bu J.R West'teki bir mühendis ile ilgili bir hikâye. | TED | هذه قصة عن مهندس في السكك الحديدية اليابانية. |
İyi bir mühendis olabilirim ama onun dışında, ben bir kahraman değilim. | Open Subtitles | انا مهندس بحرى جيد, ولكنى خارج هذا, لست بطلا |
Reeves, bir mühendis olarak yetkili kişi sensin. | Open Subtitles | ريفز , أنت مفتاح الرجال فى هذا الحالة بصفتك مهندس |
Birinci sınıf bir mühendis gibi görünüyor efendim. | Open Subtitles | حسناً. يبدو أنه مهندس من الدرجة الأولى يا سيدي |
Başarılı bir mühendis ve çok değerli bir strateji uzmanıydı. Ancak yıllar kimseye acımıyor! | Open Subtitles | كان مهندس و إستراتيجي من الدرجة الأولى لكن الشيخوخة لا ترحم أحد |
ARPA'da çalışan D. Cahill isimli bir mühendis var. | Open Subtitles | هناك رجل اسمه دنيس كاهيل مهندس في وكالة البحوث والمشاريع النتقدمة |
Eric Knox'la tanışın, parlak bir mühendis ve Knox Teknolojisi'nin kurucusu ve gelecek iletişim programları şirketi. | Open Subtitles | هذا اريك نوكس، مهندس لامع ومؤسس نوكس للتقنيات شركة صاعدةفى مجال برمجة الاتصالات |
Eric Knox'la tanışın. Parlak bir mühendis ve Knox Teknoloji'nin sahibi. | Open Subtitles | هذا اريك نوكس، مهندس لامع ومؤسس نوكس للتقنيات |
Sauna Çin uzay programında çalışan bir mühendis tarafından tasarlandı. | Open Subtitles | وقد صمم الساونا مهندس من البرنامج الصيني الفضائي |
Colson onların ne için yapıldığını bilmiyordu, ama çok parlak bir mühendis. | Open Subtitles | كولسن , لم يعرف ما كانوا له بالطبع لكنه مهندس لامع |
Ben mühendisliği sevmiyorum. Çok kötü bir mühendis olurdum. | Open Subtitles | لا أفهم شيئاً في الهندسة حتى إذا أصبحت مهندساً سأكون مهندساً سيئاً |
Carl İsveçli bir mühendis. | TED | وقد كان كارل مهندساً سويسرياً |
Her zaman bir mühendis olmak istemişimdir. | Open Subtitles | ـ لطالما تمنيت أن أكون مهندساً |
Seni bir mühendis olman için İngiltere'ye göndermekle ilgili bir sürü planım vardı. | Open Subtitles | لقد أعددت لك العديد من الخطط أردت إرسالك إلى إنجلترا لتصبح مهندسًا |
Rena at babasının izinden gidiyor, bir mühendis olacak. | Open Subtitles | رينات سيتبع خطى والده ويكون مهندسا |