Parça 665, bayanlar ve baylar laterna şeklinde bir müzik kutusu. | Open Subtitles | أما القطعة 656 سيداتي سادتي صندوق موسيقى على هيئة أرغن يدوي |
Tahmin edeyim, Lacey Duvall'de niye üstünde Portia yazan bir müzik kutusu olduğunu merak ediyorsun. | Open Subtitles | دعني أخمن انت تتسالين لماذا لاسي دوفال كان لديها صندوق موسيقى منقوش لبورشيا ريتشموند |
Lacey Duvall'in tuvalet masasında Portia Richmond'a ait bir müzik kutusu bulduk. | Open Subtitles | وجدنا صندوق موسيقى في منطقة تغيير الملابس الخاصة بلاسي الصندوق يتبع لبورشيا ريتشموند |
Köşede bir müzik kutusu olur, Aziz Patrick Gününde yeşil bira satarız. | Open Subtitles | انت فاهم، نحصل على صندوق موسيقي قديم في احدى الزوايا و بيرة خضراء في اليوم الوطني الايرلندي |
bir müzik kutusu da ararız. | Open Subtitles | سنبحث عن صندوق موسيقي |
Eski bir müzik kutusu işte. | Open Subtitles | إنّه مجرّد صندوق موسيقي قديم |
Her neyse, adamım seni düşündüm Burada bir müzik kutusu var ve arkadaşlar gelip, şarkı çalıyorlar, burada dinlediğimiz müzik seni hatırlattı... | Open Subtitles | على أي حال، يا رجل، وددتُ فقط أن أخبرك أني أفكر فيك.. و.. لدي صندوق موسيقى هنا.. |
Burası müzik olmayan bir müzik kutusu. Kendini kandırma. | Open Subtitles | هذا ليس سوى صندوق موسيقى من الجليد، من دون موسيقى. |
Açıldığında para için çok çalışıyor çalan bir müzik kutusu. | Open Subtitles | صندوق موسيقى يعزف تعمل بجد لأجل المال عندما يفتح |
Harika bir müzik kutusu, asık suratlı barmenleri, mantar dart tahtası var. | Open Subtitles | صندوق موسيقى رائع، و ساقيٌ فظ و هدف أسهم فليني |
Güzel, kahverengi, küçük bir müzik kutusu var. | Open Subtitles | هناك صندوق موسيقى بنى صغير لطيف |
Bakın! bir müzik kutusu! | Open Subtitles | اه انظر انه صندوق موسيقى |
Bu bir müzik kutusu. | Open Subtitles | انة صندوق موسيقى |
bir müzik kutusu. | Open Subtitles | إنها صندوق موسيقى. |
bir müzik kutusu. | Open Subtitles | إنه صندوق موسيقى |
- bir müzik kutusu, Maggy. | Open Subtitles | -هذا صندوق موسيقي ، "ماغي ". |
bir müzik kutusu. | Open Subtitles | صندوق موسيقي. |