Fakat hiç kimse bir mağaraya defnedilmeyecek ya da mumyalanarak, bir kefene sarılmayacak. | Open Subtitles | ـ ـ ـ ولُفّ بغطاء لن يُحنطكم أحد أو يلفّكم بغطاء ـ ـ ـ ـ ـ ـ ثُم يدفنكم في كهف |
Mücevherlerle bir mağaraya doğru iz bırakalım ve başkasında saklanalım. | Open Subtitles | نترك بعض آثار الجواهر إلى أي كهف ونحن نختفي في كهف آخر |
Beraber bir mağaraya mı taşınacaksınız yoksa? | Open Subtitles | أستنتقلان يا رفاق سوياً في كهف واحد أم ماذا؟ |
Ardından seni bir mağaraya götürecek. Kutuları mağaranın içine saklayacaksınız. | Open Subtitles | وبعدها سوف يصطحبك إلى الكهف وثم تضع كل شيء في داخله. |
Ya Dex ve Astsubay, Junaghalar'ın evinde bubi tuzağı aramak için gezinirlerken mücevherler ve değerli metallerle, kupalarla dolu bir mağaraya düştülerse... | Open Subtitles | اذا,ماذا اذا كان ديكس والرقيب يشتمون حول منزل جوناغا من أجل العبوات الناسفه وسقطوا فى كهف |
O yüzden Silas'ı bir mağaraya kapatıp onu diri diri gömmüş. | Open Subtitles | لذا، حبسته في كهفٍ ودفنته حيًّا بدلًا من قتله |
Sonra, yağmur yağmaya başlar ve sihirli bir mağaraya sığınırlar. | Open Subtitles | وتمطر السماء ويتابعون السير حتى يصلوا إلى كهف سحري |
Hatta seni kaçırıp bir mağaraya tıkan bir ibne de vardır ve seni 5 başlı bir ejderha korur. | Open Subtitles | لدينا حتى الشخص الذى يخطفك و يضعك داخل كهف و يقوم بحراستك تنين ذو خمس رؤوس |
Bunlardan biri senin galaksinde olmuş ve ışın sana doğru geliyorsa git bir mağaraya saklan. | Open Subtitles | إذا حدث شيئا من هذا في مجرتك وكان هذا الإشعاع آت في طريقك إذهب وإختبئ في كهف |
Ben küçük bir kızken bir gün evden kaçıp bir mağaraya saklandım. | Open Subtitles | في يوم ما عندما كنت صغيرة هربت و اختبأت في كهف |
Onu şatonun derinliklerinde, kimsenin ulaşamayacağı bir mağaraya hapsetti. | Open Subtitles | هو ابقاه في كهف عميق تحت القلعه في مكان لا يستطيع احد تحريره. |
Onları karanlık bir mağaraya koyacağız. Kimse bulamayacak onları. | Open Subtitles | ونضعها في كهف بعيد ومظلم ونتأكد من أن أحداً لن يجدها أبداً |
Sonunda adamları bir mağaraya tıkıştırılmış halde, ölmek üzereyken bulduk. | Open Subtitles | , أخيرا , وجدنا الرجال متعجمعين في كهف ثواني من الموت |
Her neyse, bir gün, Kitsune denilen kötü bir yaratık onu kaçırmış ve bir mağaraya kapatmış... | Open Subtitles | على كل ، مرة إختطفها مخلوق شرير يُدعى الكيتسون ووضعها في كهف |
Pekâlâ kahvem bir mağaraya doğru damlıyor gibi gelmiyor mu? | Open Subtitles | حسنا , هل يبدو وكأن قهوتي تقطر في كهف ؟ |
Ağacın altındaki bir mağaraya mı gireceğim? | Open Subtitles | أعليّ أن أزحف إلى الكهف أسفل الشجرة؟ |
Bizi gizli bir mağaraya götürüyor. | Open Subtitles | لقد أخذنا إلى الكهف السري |
Peki ya Cabot'ın Günlüğü? Micmac Efsaneleri bizi deniz fenerinin altındaki bir mağaraya yönlendirdi. | Open Subtitles | ماذا عن يوميات (كابوت)؟ "أساطير الميكماك" قادتنا إلى الكهف أسفل الفنارة |
Karısı zengin Mekke de dilediği gibi yaşayabilir oysa O, dona titreye bir mağaraya tıkılıyor. | Open Subtitles | بينما اختار هو الجلوس مرتجفا فى كهف |
Beni bir mağaraya kilitleyip esir mi tutacaksın? | Open Subtitles | هل ستحبسني في كهفٍ وتُبقِني رهينتكَ؟ |
Yerliler beni, dağların tepesindeki bir mağaraya yönlendirmişti. | Open Subtitles | المواطنون هناك أرشدوني إلى كهف في أعالي الجبال. |
Onu bir mağaraya götürdüler. Bizim yaptığımız gibi kumaşa sardılar. | Open Subtitles | و أخذوه داخل كهف, لفوه بملابس مثلنا |