Ortada duran Bir miktar para ve ... bir saat. | Open Subtitles | ليس كثيراً. بعض النقود التي كانت الكذبة حولها |
Bir miktar para, içki alıp, birkaç vazoyu kırmışlardı. | Open Subtitles | لقد سرقوا بعض النقود , بعض الخمر و حطموا بضعة مزهريات |
Onlara bir iyilik yapmam karşılığında Bir miktar para verdiler. | Open Subtitles | لقد دفعو لي القليل من المال لأُسدي لهم معروفاً. حسنٌ؟ |
Bir sene Bir miktar para kaybettiler ve yönetici takımı üç gün boyunca tüm uygulamalarını görselleştirdi. | TED | خسروا الكثير من المال في سنة واحدة، وقام فريقهم التنفيذي على مدار ثلاثة أيام بتصوير ممارساتهم بالكامل. |
Buraya gelip önüme Bir miktar para koyup öylece çekip gidebileceğini mi sandın? | Open Subtitles | اتعتقد؟ انك تستطيع الدخول الى هنا مع حقيبه مليئه بالنقود |
Her neyse, görünüşe göre cüzdanından Bir miktar para düşmüş. | Open Subtitles | علي اية حال, يبدو ان بعض المال وقع من حافظتك. |
Sana Bir miktar para vermeme izin vermeden durmayacağım. | Open Subtitles | .أنا لن أرتاح حتى تجعلنى أعطيك بعض النقود |
tercümana Bir miktar para verip, "lütfen bir daha görüş, bak bakalım yapabileceğimiz birşey var mı" dedim. | TED | أعطيت بالفعل بعض النقود للمترجمة و قلت لها: "أرجوكِ عودي لتري إن كان باستطاعتك فعل شيء" |
Banyonuzda kırmızı bir ayakkabı kutusu var ve içinde de Bir miktar para var. | Open Subtitles | في دورة المياة ويوجد به بعض النقود |
Yabancı şirketlerden birisinin banka hesabında bir anda Bir miktar para belirdi. | Open Subtitles | بعض النقود ظهرت فجأة في حساب البنك لإحدى شركات (الأوفشور) الخاصة بك |
Geçenlerde Bir miktar para elime geçmişti. | Open Subtitles | لقد حصلت على بعض النقود مؤخرًا، |
emanetinize Bir miktar para bırakmam gerektiğinde güvenilirliğiniz ve dürüstlüğünüzden emin olmak için. | TED | لتضمن لي السلامة و الصدق، إذا لزمني أن أأتمن أي مبلغ من المال في عهدتك. |
Bu dönemde, Newcastle Üniversitesi'ne Hindistanda'ki okullaşmanın arttırılması amacıyla büyük Bir miktar para aktarıldı. | TED | في ذلك الوقت، كانت كمية كبيرة من المال حصلت عليها جامعة نيوكاسل لتحسين التعليم في الهند. |
Kendime sürekli, çok büyük Bir miktar para çaldığımızı ama bugüne kadar tek bir kuruşunu bile göremediğimizi söyleyip duruyorum. | Open Subtitles | أخبر نفسى دائماً بأننا سرقنا مبلغ كبير من المال ولكن حتى الآن لم أرى أى سنت منه |
Baloda, biri, sepetlerden birine yüklü Bir miktar para koymuş. | Open Subtitles | في التجمع, وضع احدهم مبلغاً كبيراً من المال في إحدى السلات |
Bill ve ben, Tracy'ye her hafta Bir miktar para verirdik, şeker veya... | Open Subtitles | بيل ولي، ونحن تستخدم لإعطاء تريسي قليلا من المال كل أسبوع |
Buraya gelip önüme Bir miktar para koyup öylece çekip gidebileceğini mi sandın? | Open Subtitles | اتعتقد... انك تستطيع الدخول الى هنا مع حقيبه مليئه بالنقود والخروج ؟ |
Gerçek bir anı: Bir miktar para aktaracaktım. | TED | قصة حقيقية: كنت ذاهبة لإرسال بعض المال. |
Borç verdiğim ve vadesinden önce geri gelen Bir miktar para. | Open Subtitles | بعض المال الذي أقرضته عاد قبل أن يحل وقت تسديده |
İyi olduğumu söylemek için aradım. Ve bu hafta sana, Bir miktar para yollayacağım. | Open Subtitles | أنا فقط أكلمك لأخبرك بأني بخير وسوف أرسل لك بعض المال قريبا |