"bir ormanda" - Traduction Turc en Arabe

    • في غابة
        
    • في الغابة
        
    • في إحدى الغابات
        
    • فى غابة
        
    Bu görüntüler, yakın zamanda, yakınımızdaki bir ormanda çekilmiş, dişi bir Kral kobranın yuva yapma görüntüleri. TED انتم تشاهدون صورا ملتقطة حديثا في غابة قريبة من هنا لأنثي كوبرا تصنع عشها
    Foch Paris'in 45 mil kuzeydoğusundaki Compiégne'de demir yolunun sorunsuz kullanıldığı gözden uzak bir ormanda Almanlarla görüşmeyi seçti. Open Subtitles فوش" إختار مقابلة الألمان" في"كومبيان" 45 ميل شمال شرق باريس في غابة معزولة عبر خطّ سكة حديدية يجرى بإنتظام
    bir ormanda yaşamak için Central Park apartmanımı bırakmadım. Open Subtitles أنا لن أتخلى عن بيت في المتنزه المركزي من أجل العيش في غابة
    bir ormanda yürüdüğünüzü hayal edin ve bir ayı görüyorsunuz. TED حسناً، تخيّل أنك تتنزه في الغابة ورأيت دُبّـاً
    18 ay önce bir adam, Baltimore dışında bir ormanda asılmış ve bir aküye bağlanmış olarak bulunmuş. Open Subtitles منذ 18 شهرا، وجد رجل معلق و موصول ببطارية في إحدى الغابات خارج بالتمور
    Balta girmemiş bir ormanda, Allah'ın belası bir yılan gibi ölmeme izin verme Open Subtitles خذنى إلى الملكات واقتلنى. لا تتركنى أموت فى غابة مثل حيّة ٍ لعينةٍ.
    Hepsi birbirinden güzel ve büyüleyici ağaçlarla dolu bir ormanda gibiyiz. Open Subtitles الأمر يبدو كما لو كنا في غابة ذات أشجار كثيفة كل واحدة منها جميلة ورائعة
    Eşkıyanın biri mücevherleri taşıyan kervana Rangun'un kuzeyindeki bir ormanda saldırıp yağmaladı. Open Subtitles و لكن قافلتهم تم الهجوم في غابة من قبل قاطع طريق
    Gidip sidikli Disney kahramanlarınla bir ormanda kaybolmuyorsun? Open Subtitles مختل عقلي يبول في طائرة متوجهة إلى باغهيرا و من ثم تذهب لتضيع في غابة ؟ ثم تلغم قضيبك بقنبلة يدوية و تقفز من فوق شجرة
    Berrak yol kaybolduğu için yaşam yolunun ortasında kendimi karanlık bir ormanda buldum. Open Subtitles عند منتصف الطريق في رحلة الحياة وجدت نفسي في غابة مظلمة لأني أضعت المسار الصحيح
    Evet, belki de bildiği bir ormanda saklanıyordur dedim. Open Subtitles أجل، لذا توقعت إنه ربما يكون مختبئاً في غابة مألوفة.
    Yaşam yolculuğunun ortasında kendimi karanlık bir ormanda buldum. Open Subtitles عند منتصف الطريق في رحلة الحياة وجدت نفسي في غابة مظلمة
    - Evet. Devasa bir ormanda 16 yaşındaki birinin kan izini takip ederek. Open Subtitles بلحاقك أثر دماء فتاة في الـ 16 من عمرها في غابة مأهولة.
    bir ormanda kaybolduğunda bir işaret görürsen bu işaret seni belirli bir yöne gitmeye mi iter? Open Subtitles إن كنت تائهًا في غابة ورأيت علامة, هل تلك العلامة تتلاعب بك في طريقك؟
    bir ormanda kaybolduğunda bir işaret görürsen bu işaret seni belirli bir yöne gitmeye mi iter? Open Subtitles إن كنت تائهًا في غابة ورأيت علامة, هل تلك العلامة تتلاعب بك في طريقك؟
    Sanki sürekli bir ormanda yürüyorum ve çoğu zaman sorun yok. Open Subtitles مثل اني كنت امشي في غابة طول الوقت وفي الجزء الاكبر كانت بخير
    Bu, atmacanın çok keskin mevsim geçişleri olan bir ormanda avlanmak için ödemesi gereken bir bedel. Open Subtitles إنه الثمن الذي يدفعه الباشق للصيد في غابة تتغيّر جذريًا بمرور المواسم
    Bir zamanlar mutlu bir ormanda, ormanın en mutlu ağacında dünya üzerindeki en mutlu yaratıklar yaşarlarmış. Open Subtitles كان يا مكان في غابة سعيدة,في أسعد شجرة كان يعيش هناك أكثر المخلوقات سعادة في العالم
    Buradan pek de uzak olmayan bir ormanda binlerce ölü İngiliz askeri var.. Open Subtitles مئات من القتلى في المعاطف الحمراء في غابة ليست بعيدة من هنا
    bir ormanda, ana ağaç yüzlerce ağaçla bağlantı kurmuş olabilir. TED في الغابة الواحدة، يمكنُ للشجرة الأم أن تتصل بمئات من الأشجار الأخرى.
    Video: Anlatıcı: Vahşi Bonobo Afrika'nın merkezinde, Kongo Nehri tarafınca etrafı sarılmış balta girmemiş bir ormanda yaşar. TED فيديو: البونوبو البرية تعيش في وسط أفريقيا، في الغابة محاطة دائريا بنهر الكونغو.
    bir ormanda kanamadan ölüyormusun yoksa... bir zindanda işkence mi görüyorsun. Open Subtitles وأتخيَّلُك تنزف حتَّى الموت في إحدى الغابات أو تتعرَّض للتعذيب في إحدى السجون.
    Bin yıldır, "Sakin Ol" adındaki bir ormanda uyuyan bir prensesim. Open Subtitles أنا أميرة كانت نائمة مُنذُ ألف سنة فى غابة تُدعى "إهدأ".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus