"bir protein" - Traduction Turc en Arabe

    • بروتين
        
    • البروتين
        
    • للبروتين
        
    "Aspergillus Ticor" adlı bir mantar... tarafından saklanan bir protein. Open Subtitles أعلم، لكنه فيلم، بروتين أوجده من فطر اسمه أسبيرجيلوس تيكور
    Bildiğiniz gibi, DNA'nın parçaları olan genler, ... ... bir protein yapmak için talimat alırlar. TED حسناً كما تعلمون ,الجينات, والتي هي جزء من الحمض النووي هي تعليمات,لعمل بروتين يقوم بشيء ما.
    Fibrin adında özel bir protein kanın dışarı akmasını ve bakteri ve patojenlerin içeri girmesini engelleyen çapraz bağlar oluşturur. TED الليفين وهو بروتين خاص يقوم ببناء شبكة متداخلة أعلي الجلد حيث يوقف تدفق الدم ويمنع البكتريا والطفيليات من الدخول
    Yani her şey hâlihazırda bir protein deposu. TED لذا فان أي شيء هو مصدر البروتين بالفعل.
    CRP, kan damarlarınızda enflamasyon olduğunda yükselebilen bir protein, kalp hastalığı için bir risk faktörü olabilir. TED ان البروتين يظهر متى يمكن ان تتعرض اوعيتك الدموية لخطر الاصابة بامراض قلبية
    Dünya'daki 3 milyar insan için deniz mahsulleri, önemli bir protein ve besin kaynak sağlıyor. TED بالنسبة لـ 3 بليون شخصٍ حول العالم، تشكل الأطعمة البحرية مصدرًا هامًا للبروتين والتغذية.
    Kolajen depolama sürecinde, önceki fibrinin yerini alması için birleştirici doku oluşturarak yarada kolajen adı verilen lifli bir protein üretilir. TED في عملية تشمل ترسب الكولاجين حيث تنتج بروتين ليفي يسمي الكولاجين في منطقة الجرح ليكون أنسجة جلدية رابطة تحل مكان الليفين
    Yakın zamana kadar, biri ilgi çekici bir protein saptadığında toplu bir çalışma yaparak o proteinin aşı için önemli olup olmadığını test ettiler. TED حتى وقت قريب، عندما عرّف أحدهم عن بروتين ذو أهمية قاموا باختبار احتمالية أهميته للقاح عن طريق إجراء دراسة الأتراب.
    Basitçe anlatmak gerekirse, bir protein olan resilin, dünyadaki en elastik kauçuk. TED ببساطة, الريزيلين هو بروتين و هو المطاط الأكثر مرونة على الأرض.
    Elinizde "Cas9" adlı bir protein ve "rehber RNA" denen bir şey var. TED عليكم الحصول على بروتين كاس9 وما يسمى بالحمض النووي الريبوزي الموجه.
    Janet,Goa'uld'un öldükten sonra vücutta bir protein işaretçisi bıraktığını söyledi. Open Subtitles جانيت قالت أن الجواؤلد عندما يموت ويتحلل يترك آثار بروتين فى المضيف
    Hathor'un Goa'uld'undan bir protein işaretçisi kalmalıydı. Open Subtitles يجب أن تكون لديه آثار بروتين من جواؤلد هاثور
    Virus, bakteri veya virulent bir protein değil. Open Subtitles المعمل لم يعطينا سبب اخر لا يوجد فيروس او بكتريا او بروتين غريب
    Tükürüğünde, metabolismalarını aşırı hızlandıracak bir protein var. Open Subtitles هناك بروتين في لعابك يجعل من سرعة تبديد الطاقه الناتجه من الطعام
    Tükürüğünde, metabolismalarını aşırı hızlandıracak bir protein var. Open Subtitles هناك بروتين في لعابك يجعل من سرعة تبديد الطاقه الناتجه من الطعام
    Kusurlu DNA kritik bir protein üretimine engel oluyor. Open Subtitles الحمض النووي الناقص يمنعهما من صنع بروتين حيوي
    Sinir büyümesini hızlandıran bir protein bulduklarını biliyor musun? Open Subtitles هل علمت أنهم اكتشفوا مؤخراً بروتين يسرع نمو الٔاعصاب؟
    bir protein molekülünü bir parça kağıdın karmaşık bir origami şeklinde katlanmış olarak hayal edebilirsiniz. TED تخيلوا جزيء البروتين كورقة اوريجامي تطوى دائما بدقة بالغة.
    Peki ya etki gösteren hücreleri engelleyecek önleyici bir protein... Open Subtitles و البروتين المثبط الذي يَمْنعُ خلايا التشغيل.
    Peki ya etki gösteren hücreleri engelleyecek önleyici bir protein? Open Subtitles ثم يخضع البروتين الذى يسد الخلايا العاملة
    Fakat bu adamlar daha evvelden hiç görmediğim bir protein kodu tarafından enfeksiyon kapmışlar. Open Subtitles أولئك الرجال أصيبوا بغشاء من البروتين لم أراه من قبل
    Besin zincirinin en üstündeki her yırtıcı için değerli bir protein kaynağıdırlar. Open Subtitles إنه مصدر ثمين للبروتين لكل مفترس في قمة السلسلة الغذائية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus