Her sabah götümde bir süpürge ile uyanmak istemiyorsam tabii. | Open Subtitles | إلا إذا أردتُ أن أستيقظ كل صباح وفي مؤخرتي مكنسة |
Gönderdiği İngiliz cadısı tam bir süpürge yutmuş gibi. | Open Subtitles | احبتة الإنجليزية عندها يدّ مكنسة فوق طيازها |
Mesela bu yıpranmış kenarlı bir süpürge değil bu sarışın doktorun kâhküllerini hatırlatan bir süpürge. | Open Subtitles | على سبيل المثال هذه ليست مكنسة ذات حواف متفرقة هذه الآن مكنسة تذكرني بشعر رأسك قوية ومتيبسة |
Sanki bir süpürge sapı ikiye ayrıldı. | Open Subtitles | سيدتي هل سمعت شيئا؟ الصوت كان أشبه بعصا مكنسة تتنقصف الى قسمين |
Bu sıradan bir süpürge değil. Değeri milyonlarca dolar eden bir alet. | Open Subtitles | هذه ليست أي مكنسة هذه ألة سعرها مليون دولار |
Kurbanın kız arkadaşlarıyla dolu bir rafı ve kırık bir süpürge sapı var, olay apaçık. | Open Subtitles | لدي الضحية رف مليئ بالصديقات وعصا مكنسة تخترقه |
Kendisini temizleyen bir süpürge, en az tekerlek ve camsil kadar önemli bir icat. - Teşekkürler, teşekkürler... | Open Subtitles | مكنسة ذاتية التنظيف هناك بعجلات و سائل تنظيف |
Yere bir süpürge saplayıp Yüzyıl Hanı'nı senden geri alacağımı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد غرزت مكنسة فى هذه الارض واخبرتك انى ساستعيد نزل المئة عام |
Bilirsin, bir süpürge ile yükseğe sıçradığında havada fotoğrafının çekilmesi. | Open Subtitles | أنت تعلم، عندما تقفز من شيئ عالٍ مع مكنسة وتلتقط صورة وأنت في الهواء. |
Tamam.bir süpürge bulup burayı hızlıca temizleyelim. | Open Subtitles | حسنًا، سنذهب لإحضار مكنسة بسرعة، وننظف هذا. |
Brendan oranın karmakarışık olmasını hiç istemezdi, ve bir süpürge kapıp düzene sokmak istiyorum. | Open Subtitles | كنت أعرف، أعرف بريندان لن يرغب في ذلك فوضى، وأريد فقط أن الاستيلاء على مكنسة ترتيب الامر |
- Kafanda kırılıcak başka bir süpürge sapı. | Open Subtitles | سوف تُكَسر عصا مكنسة آخرى على رأسك |
-Belki bir süpürge sapıydı. | Open Subtitles | ربما كانت مكنسة ، أو شيء من هذا. لم تكن كذلك! |
Hadi ama, iyi bir süpürge ol ve bana yardım et! | Open Subtitles | هيا الآن كوني مكنسة جيدة وساعديني |
bir süpürge sapı gibi sertleştim ve harcanmak için acı çekiyor. | Open Subtitles | إنه قوي مثل عصا مكنسة ] [ وأنا مستعد للدفع |
Son dönemlerinde, zavallıcık amiral şapkası takmış bir süpürge sapına benziyordu. | Open Subtitles | نحو النهاية، الرجل الفقير كان لا شيء أكثر من a يدّ مكنسة مع a قبعة عميد لطيف صغير على. |
Bari götüme bir süpürge takın da yerleri de süpüreyim. | Open Subtitles | لما لا تحشر مكنسة في مؤخرتي لأكنس الأرض |
Hiç bulamayınca, bir süpürge sopası alıp çaresizlikle, ailesinin akşam yemeğini öldürdü: | Open Subtitles | خائب اليدين، أخذ عصا مكنسة وفي يأس، |
Sen, süpürgelerden oluşan bir süpürge dolabındaki en güzel süpürgesin. | Open Subtitles | أنت أجمل مكنسة في .مخزن الكنائس |
Belki yeni bir süpürge yapabilirim, ama... | Open Subtitles | استطيع صنع مكنسة اخرى، لكن |