Bunu, geçmişteki işlerinize olan değerli katkından dolayı bir saygı muamalesi olarak gör. | Open Subtitles | اعتبرها.. لفتة إحترام لمساهمتكَ القيّمة |
Bunu, geçmişteki işlerinize olan değerli katkından dolayı bir saygı muamalesi olarak gör. | Open Subtitles | اعتبرها.. لفتة إحترام لمساهمتكَ القيّمة |
Çocuklar bütün gün et çiğnemek zorunda, çünkü büyüklerin hiç dişi yok. Aynı zamanda çocuklar, ihtiyarları hasta oldukları için tuvalete çıkarıyorlar. Böyle harika bir saygı toplumu var. | TED | ينبغي للأطفال مضغ اللحم طوال اليوم لأن البالغين ليس لديهم الأسنان لفعل ذلك، وفي نفس الوقت يرافق الأطفال كبار السن للخارج حيث المرحاض بسبب عجزهم. إن هذا مجتمع رائع مبني على الاحترام. |
Dakiklik bir saygı göstergesidir. | Open Subtitles | الحفاظ على المواعيد يدل على الاحترام |
bir saygı göstergesidir. | Open Subtitles | انها دلاله على الاحترام |
Buna binaen, yapacağımız anlaşmalarda asker askere bir saygı derecesinde muamele göreceğimi umuyorum. | Open Subtitles | لذلك أتمنى أن يكون تعاوننا القادم بمنزلة احترام من جندي إلى آخر |
Cesareti için bir saygı gösterisi olarak. | Open Subtitles | ،علامة احترام من أجل شجاعته |
"Efendim" bir saygı göstergesidir. | Open Subtitles | سيدي تدل على الاحترام |
Bu bir saygı göstergesiydi. | Open Subtitles | أنها علامة على الاحترام. |
Evet, göz çevresi klasik bir saygı işaretidir. | Open Subtitles | أجل، هذا دليل على الاحترام. |