"bir seçeneğimiz yok" - Traduction Turc en Arabe

    • ليس لدينا خيار
        
    • ليس خياراً متاحاً
        
    • ليس لدينا بديل
        
    • ليس لدينا خيارات
        
    • ليس لدينا أي خيار
        
    • لا خيار لنا
        
    O zaman Shredder'ın dilediği gibi buluşmaktan başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles إذاً ليس لدينا خيار إلا أن نلتقي و نحقق رغبة شريدر
    Hatalı olduğunu ümit etmekten ve dua etmekten başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles حسناً، ليس لدينا خيار إلاأن نأمل وندعو أنك على خطأ
    Ağabey, gördüğün gibi başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles أخي الأكبر، يجب أن توافق بأنه ليس لدينا خيار آخر
    Böyle bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles هذا ليس خياراً متاحاً. لدينا 27ساعةً
    Ama şu an için başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles ليس لدينا بديل الآن
    Ekmek yapabiliyor ve pek de bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles إنه يصنع الخبز و ليس لدينا خيارات عدة
    Derin ve acil bir karbonsuzlaştırmadan başka bir seçeneğimiz yok. TED ليس لدينا أي خيار آخر غير عمليّة إزالة كربون عميقة وعاجلة.
    Bu lanet şeylerden her zaman nefret ettim. Ama başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles لطالما كرهت هذه الخناجر اللعينة، لكن لا خيار لنا سواه.
    Hepimizin gittiğini söylerim. Bizim bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles أقول كلنا نذهب معاً، ليس لدينا خيار آخر
    Lily, savaş istemiyorum, ama şu an için başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles ليلي " انا لا ابحث عن معركه " ولكن الىن ليس لدينا خيار آخر
    Ve şu anda başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles و في الوقت الحالي ليس لدينا خيار آخر
    Mimarın yerini bulmak zorundayız. Başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles يجب أن نحدد مكان المعماري، ليس لدينا خيار!
    Başka bir seçeneğimiz yok ama zorlamalıyız. Open Subtitles ليس لدينا خيار سوى أن نستخدم العنف
    Sanırım artık zamanı geldi. Başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles أعتقد أن الوقت قد حان ليس لدينا خيار
    Anlıyorum. Başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles أنا أفهم ليس لدينا خيار
    Gözden geçirmek gibi bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles {\pos(195,230)} أعادة التفكير ليس خياراً متاحاً
    - Öyle bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles -هذا ليس خياراً متاحاً
    Sizi anlıyorum Bay Reese ama başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles أفهم ما تعنيه يا سيد (ريس) لكن ليس لدينا بديل آخر
    Bu delilik olur. - Görünüşe göre başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles من الواضح, ليس لدينا خيارات كثيرة
    Bu kararı düşünmeden vermedim. Başka bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles لم أصدر هذا القرار بخفة ، ليس لدينا أي خيار آخر
    Durum buysa, onu dondurmak dışında bir seçeneğimiz yok. Open Subtitles لا خيار لنا إلا بتجميده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus