Arama bir cep telefonundan yapılmış. Konturlu bir telefondan yani. | Open Subtitles | الاتصال أجري من هاتف خليوي الذي تشتريه و تدفع الدقائق |
Telefondaki SIM kard, tek kullanımlık ve içindeki mesajlar başka bir telefondan yollanmamış. | Open Subtitles | البطاقة من صاحب الهاتف الخليوي هي الموقد والرسائل النصّيّة قادمة من هاتف آخر |
Annem beni ödemeli bir telefondan arardı. Orada onu bekleyebiliriz! | Open Subtitles | أمي تتصل بي من هاتف عمومي يمكننا إنتظارها هناك |
Umumi bir telefondan isimsiz bir arama yapalım ve hayatımıza devam edelim. | Open Subtitles | أَقترح أن نقوم باتصال مجهول من هاتف عمومي ونواصل حياتنا |
Tek kullanımlık bir telefondan iki arama gelmiş. | Open Subtitles | لقد استلم اتّصالين من هاتف قابل للتخلّص، واحد في الـ 08: |
-Ankesörlü bir telefondan aramış. | Open Subtitles | تم تعقب المكالمة وهي من هاتف عمومي قرب المحكمة |
Bu çocuk, dün Marsilya'daki bir telefondan görüşme yapmış. | Open Subtitles | هذا الشخص اتصل امس من هاتف عمومي في مرسيليا |
Sonra kullan at bir telefondan arama geliyor, ...ve camdan dışarı atlıyor. | Open Subtitles | ثم تلقى اتصالاَ من هاتف محترق وقفز من النافذة |
İhbar, cinayet mahallinden üç blok ötedeki ankesörlü bir telefondan yapılmış. | Open Subtitles | صدر الإتّصال من هاتف عملة على بُعد ثلاث جادّات من مسرح الجريمة. |
Cinayetten önce ve sonra tek kullanımlık bir telefondan aranmış. | Open Subtitles | لقد تلقى مكالمة من هاتف للرمي قبل و بعد الجريمة بقليل |
Mesajın içeriğine ulaşamadım ama ödemeli bir telefondan gönderilmiş. | Open Subtitles | لمْ أستطع الحصول على المُحتوى، لكن تمّ إرسالها من هاتف للإستعمال لمرّة واحدة. |
On odemeli bir telefondan duzenli olarak bir dizi arama gelmis. | Open Subtitles | لقد وجدت نمطا في الإتصالات مجموعة من المكالمات أجرية من هاتف مسبوق الدفع |
Babanızın uçağı kara çakılı kalmıştı ve beni ankesörlü bir telefondan arayıp şöyle demişti: | Open Subtitles | طائرة والدكم لم تقلع بسبب الثلج واتصل بي من هاتف عملة وقال، |
Aileyi bir hendekte bulunan çalıntı bir telefondan aramış. | Open Subtitles | اتصل بإلياس و راكيل من هاتف مسروق ثم وجد لاحقا في القمامة |
Çalıntı bir telefondan acil durum mesajı yolladı. | Open Subtitles | والأن هي تراسلني برسالة طارئة من هاتف مسروق وتدعوني |
Tuzak kurulan yerin yakınında, Van Nuys'taki ankesörlü bir telefondan aranmış. | Open Subtitles | .من هاتف عام في (فان نيس)، ليس ببعيد عن موقع الكمين |
Eğer dinlenen bir telefonu Dinlenmeyen bir telefondan ararsan... | Open Subtitles | إن اتصلت بهاتف مراقب من هاتف غير مراقب |
Yuri Bajoran'a yapılan tehdit Marin County'deki bir eczaneden alınmış tek kullanımlık bir telefondan gelmiş. | Open Subtitles | تهديد (يوري باجوران) كان من هاتف قابل للإتلاف تمّ شراؤه من متجر في مقاطعة "مارين" |