O kolunu kullanarak kılıcı ile bir yılan gibi dalgalar yaratıyor. | Open Subtitles | لقد صنعت حركة كالثعبان في سيفها من خلال التموج اللي في ذراعها |
Üzgünüm, içki içmek için bir yılan gibi çenemi oynatamam. | Open Subtitles | أعتذر , لا يمكنني توسيع فكّي كالثعبان لاحتساء الكحول |
Babama gittin ve küçük bir yılan gibi onunla konuştun. | Open Subtitles | ذهبت إلى والدي وتحدثت .إليه كالثعبان الصغير |
Babama gittin ve küçük bir yılan gibi onunla konuştun. | Open Subtitles | ذهبت إلى والدي وتحدثت إليه كالثعبان الصغير. |
Beni kontrol odasına transfer ederek etkisiz ve zararsız bir yılan gibi olacağımı düşündüler. | Open Subtitles | عند نقلي إلي غرفة التحكم ظنوا أنني سأكون كالثعبان بلا أنياب |
bir yılan gibi okulun mutfağına girdin ve benim yiyeceğimi yedin! | Open Subtitles | إنزلقت كالثعبان إلى المطبخ، و تناولت وجبتي الخفيفة! |
Aramıza yavaş yavaş... bir yılan gibi sızdı! | Open Subtitles | أن يتسلل لمجتمعنا كالثعبان |
Tek istediği bedenimin içinde olmak ama bir yılan gibi kalbime kurt düşürüyor. | Open Subtitles | ،إنهلايريدفقط أنيدخل فيجسدي... بل هو يشق طريقه نحو قلبي كالثعبان ... . |
Tek istediği bedenimin içinde olmak ama bir yılan gibi kalbime kurt düşürüyor. | Open Subtitles | ،إنهلايريدفقط أنيدخل فيجسدي... بل هو يشق طريقه نحو قلبي كالثعبان ... . |
Kılıcı... bir yılan gibi... | Open Subtitles | سيفها كالثعبان |