Artık, tek bir yaprak orman tabanına düştüğünde, anında çürümeye başlıyor. | TED | الآن، عندما تبدأ ورقة شجر واحدة في السقوط على أرضية هذه الغابة، تبدأ في التداعي حالًا. |
Rüzgarın merhametini, bir yaprak gibi hissediyorsun değil mi? | Open Subtitles | أن أشعر وكأني ورقة شجر فى مهب الريح ، أليس كذلك |
Seninle tanışalı, daha önce varlığını bilmediğim şeyler fark ettim - şakırdayan kuşlar, körpe bir yaprak üzerinde parıldayan çiğ damlası, dur ışıkları... öldürmeliyim... | Open Subtitles | منذ أن قابلتك ، لاحظت أشياء لم أكن أراها الطيور تغنى ، و تألق ندى على ورقة شجر جديدة توقف |
Rüzgarda savrulan bir yaprak gibiyiz. | Open Subtitles | لقد تم سفرنا مثل ورقة في مهب الريح. |
Vay be, parkta bir yaprak. | Open Subtitles | وااو، ورقة في حديقة. |
Sonra o yaprakları bana getireceksin ve sayacağız eğer tek bir yaprak bile eksik ya da fazla çıkarsa seni geberteceğim Morlar. | Open Subtitles | ، وإذا وجدت ورقة واحدة زائدة أو ناقصة . سوف أجلدك يا مورلار |
Bu yüzden bir şiir yazdım: "bir yaprak gördüm ve ağladım..." | Open Subtitles | لذا ألفت قصيدة عنها "رأيت ورقة شجر, وبكيت حقاً" |
- Bu bir yaprak. | Open Subtitles | ـ انها ورقة شجر ـ لماذا انت فقط |
bir yaprak. | Open Subtitles | ورقة شجر |
Yeşil bir yaprak. | Open Subtitles | ورقة شجر خضراء |
Ya da bir yaprak. | Open Subtitles | أو ورقة شجر |
Evrenin akıntısında bir yaprak gibiyim. | Open Subtitles | قل إنّني ورقة في تيّار الخلق. |
Evrenin akıntısında bir yaprak gibiyim, ta ki Patrick Spring'i öldüren kişiyi veya şeyi bulana kadar. | Open Subtitles | أنا... ورقة في تيّار الخلق، إلى أن أعثر على قاتل "باتريك سبرينغ" أياً كان أو مهما كان. |
Yani, kesinlikle ölümcül 2 minik meyve yada bir yaprak yetişkin bir adamı öldürebilir. | Open Subtitles | إذاً هو سام بالتأكيد؟ بذرتان على الأقل أو ورقة واحدة بمقدورها أن تقتل رجلاً ناضجاً |
-Ortası delik bir yaprak elde ediyoruz. | Open Subtitles | لديك ورقة واحدة وثقب في منتصفها |