Babamın klüplerinden birinde Elois adlı bir zenci kız çalışıyordu. | Open Subtitles | في إحدى نوادي أبي ، احد النادلين زنجي واسمه اليوس |
Boşaltmak için sana bir zenci veremediğim için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف ، لم يمكنني ترك زنجي معك ليساعدك في تفريغ حمولتك |
Bu bir zenci erkekle problemi olan bütün zenci kadınlar için! | Open Subtitles | هذه من أجل كل إمرأة سوداء وقعت في مشكلة مع رجل أسود |
Sen televizyondasın. Beyaz Saray'da bir zenci var. | Open Subtitles | أنت على التلفاز, يوجد رجل أسود فى البيت الأبيض. |
Nasıl olur da bir İtalyan böyle taş gibi bir zenci bulur? | Open Subtitles | كيف لإيطالي بحق الجحيم أن يجد مزة زنجية مثل هذه |
Podunk'tan lanet aptal bir zenci olabilirim, ama en azından kendim için bir şey yapıyorum. | Open Subtitles | ربما اكون زنجيا قذر من بوديك و لكن على الاقل اعمل شىء من نفسى |
Anna bir zenci, o yüzden ona özellikle iyi davranmalıyız. | Open Subtitles | الآن , آننا من الزنوج و علينا أن نعاملها بلطف |
Bu eyalette 60 günden fazla kalırsan yine basit bir zenci olursun. | Open Subtitles | لو مكثت في الولاية أكثر من 60 يوم تعود لتصبح عبد زنجي من جديد |
Tek gördüğüm, elinde çalıntı yemek olan yetişkin bir zenci. | Open Subtitles | كل ما أراه هو زنجي يداه ممتلئان بالمسروقات |
bir zenci yakalamaları gerekiyordu. | Open Subtitles | لا يا سيدي، لا. انظر، ما حدث هو أنه كان وقت إلقاء القبض على زنجي. |
Kusura bakmayın şerif ama demiryolunda sarhoş bir zenci var. | Open Subtitles | آسف للإزعاج أيها المأمور, لكن يبدو أن هناك زنجي ثمل جانب الشاحنة |
Birisi ölü bir zenci bulduğunda zenciler bilir. | Open Subtitles | عندما يجد شخصاً رجل أسود ميت الأشخاص السود يعرفون بشأنه |
Uzun boylu, zayıf bir zenci. Polisin telsizden söylediği bu. | Open Subtitles | رجل أسود طويل المواصفات التي أعطاها الشرطي عبر اللاسلكي |
Bir hatun, bir yahudi, bir anglosakson ve bir zenci ofise girerler. | Open Subtitles | حسنا.. فتاة، يهودي مسيحي أبيض و رجل أسود يدخلون المكتب |
Bu oda yaşlı, zengin, beyaz insanlarla dolu ve eğer bir zenci adam onları eğlendirmek için şarkı söylerse bu sence de garip olmaz mı? | Open Subtitles | هل تفكر في أنه هنا في الغرفة الممتلئة بالعجائز البيض سيكون غريباً إذا أتى رجل أسود مثلي و أصبح يغني لهم للتسلية ؟ |
bir zenci rehinciye böyle bir yüzükle geliyor. | Open Subtitles | زنجية تدخل متجر رهن بخاتم مميز بحجمه ولونه. |
Dikkat edin, efendim. Eğitimli bir zenci tehlikeli bir zencidir. | Open Subtitles | كن حذرا يا سيدي زنجي مثقف يعتبر زنجيا خطيرا |
Senin gibi götüme benzeyen bir zenci onun gibi güzel bir kızı neden elde etmek ister ki? | Open Subtitles | أي نوع من الزنوج مثلك يريد الحصول على فتاة مثلها ؟ اياك ان تناديني بالزنجي |
Hayatı boyunca blues mekânlarında gitar çalan bir zenci günah işlemeyi iyi bilir. | Open Subtitles | أَعْني العزف على الجيتار فيه دم غزير يلطخ حياتكِ زنجى تعلّم كيف يُخطئ |
Eşcinsel bir Eskimo ile bir zenci birleşirse ne elde edersiniz? | Open Subtitles | حسناً ما رأيكم بهذه ما الذي تحصل على عندما تجمع شاذاً من الأسكيمو و رجلاً أسود |
bir zenci klubünde kavga etti. | Open Subtitles | لقد وقع في شجار بنادي للزنوج و حاولت أخراجة |
İçimde bir zenci yarağı mı? | Open Subtitles | ماذا تَقُولُ؟ زبر الرجل الأسودِ في طيزي؟ |
Az önce küçük bir zenci gördüm.. Irkçı bir şarkı. | Open Subtitles | لقد رأيت رجلاً أسوداً حقيقياً كان وجهه أسود من الروث |
Ama gerçekten, bir tanığınız ölü, diğeri ise değersiz ve... ve yalancı bir zenci olarak bilinen bir siyahi adamken, bu 12 zeki adamın size inanmasını bekliyor musunuz? | Open Subtitles | لكن هل تتوقعين من 12 رجلا أذكياء ان يصدقوك؟ مع ان شاهد ميت والثاني هو رجل ملون معروف أنه بلا فائدة وزنجي كاذب؟ |
Bana sadece bir zenci bıraktın, ama en azından zenci vurmuş oldum. | Open Subtitles | لقد تركت الزنجي على الأقل أنا قتلت زنجياَ |
Ne bir fırtına, ne Adalet Bakanlığı ne de silahlı bir zenci buna el değebilir. | Open Subtitles | لا إعصار ولا وزارة العدل ولا زنجيّ مسلّح يمكنه أخذه |