Eğer söz dinlemeye geldiysen Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | أنت في وقت متأخر قليلاً إذا كنت تريد أن تلعب جيداً |
Korkarım bunun için Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | أخشى أن الوقت متأخر قليلاً على ذلك |
Ama eğer cesetleri arıyorsan sanırım Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | ولكن إذا كنتِ تبحثين عن جثث، فأعتقد أنكِ متأخرة قليلاً. |
Parti için Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | انتي متأخرة قليلاً عن هذه الحفلة |
Biraz geç kaldın Mac. | Open Subtitles | لقد جئت متأخراً يا ماك |
Biraz geç kaldın oğlum. | Open Subtitles | ان الوقت متأخر نوعا ما |
Ama üzgünüm ki Biraz geç kaldın | Open Subtitles | و لكن يؤسفني القول أنك تأخرت على الحفلة |
Biraz geç kaldın Johnny. | Open Subtitles | تأخرت قليلاً جوني |
Biraz geç kaldın Tom ama bunun üzerinde çalışırız. | Open Subtitles | متأخر قليلاً توم ولكننا سنعمل على ذلك |
- Onun için Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | متأخر قليلاً على ذلك الان |
- Biraz geç kaldın dostum. İmzalar atıldı. | Open Subtitles | - متأخر قليلاً يا صديق , اتيت بأخر القصة . |
Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | أنت متأخر قليلاً. |
- Biraz geç kaldın! Özür dilerim. | Open Subtitles | أنا أحبكِ إنها متأخرة قليلاً |
Oynamak için Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | أنتِ متأخرة قليلاً للعب |
- Biraz geç kaldın. - Ne demek istiyorsun? | Open Subtitles | - أنت متأخرة قليلاً . |
Biraz geç kaldın Mac. | Open Subtitles | لقد جئت متأخراً يا ماك |
Biraz geç kaldın oğlum. | Open Subtitles | ان الوقت متأخر نوعا ما |
Eğer yakınlık arıyorsan, Daniel, derim ki Biraz geç kaldın. | Open Subtitles | إذا كنت تبحث عن ختام يا (دانيال) .. فسأقول بأنك قد تأخرت قليلاً |