| Belki atalarımız birbirlerini tanıyorlardı. Bana böyle bir şey yapabileceğini asla düşünmezdim. | Open Subtitles | تعرفين , ربما أسلافنا يعرفون بعضهم البعض لم أظن ابداً أنه يمكن أن يفعل مثل هذا بي |
| Muhtemelen birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | يعرفون بعضهم البعض. مقتلها في وضح النهار؟ |
| Bu üçü birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | هؤلاء الثلاثة يعرفون بعضهم البعض. |
| birbirlerini tanıyorlardı, birbirlerine güveniyorlardı. | Open Subtitles | كانا يعرفان بعضهما البعض يثق كل منهما في الآخر. |
| Louis ve Marissa birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | لويس و ماريسا كانا يعرفان بعضهما |
| birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | كانا يعرفان بعضهما بعضاً |
| Cole şahsı içeri aldı belki de birbirlerini tanıyorlardı ve bir sebepten işler çığırından çıktı. | Open Subtitles | كول) سمح للشخص بالدخول) , لذا ربما يعرفون بعضهم البعض و لسبب من الأسباب تحولت الأمور إلى البشاعة |
| Belki de birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | ربما كانوا يعرفون بعضهم البعض |
| Karınız ve kardeşim birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | زوجتك و أخي... كانا يعرفان بعضهما. |
| Yani birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | اذن كانا يعرفان بعضهما |