Değerini bilecek birini hak ediyorsun. | Open Subtitles | هل حقا تستحق شخص الذين سوف نقدر لكم. |
O yüzden evet, iyi birini hak ediyorsun. | Open Subtitles | إذن أجل، أنت تستحق شخص لطيف. |
Daha iyi birini hak ediyor. | Open Subtitles | إنها تستحق شخص أفضل. |
Normal hayat sürebileceğim, çocuklarım olabilecek birini hak ediyorum. | Open Subtitles | أستحق شخص أقضي معها حياة طبيعية. |
Dürüst olmak gerekirse, senin gibi birini hak ediyor. | Open Subtitles | و إحقاقاً للحق، فهي تستحق رجلاً مثلكَ. |
Eğer 10 yaşında olsaydım belki kendimi biraz garip hissederdim ama artık ben bir yetişkinim ve seni seven birini hak ediyorsun. | Open Subtitles | إذا كان عمري عشر سنوات.. عندها ربما أشعر بالغرابة ولكنني الان كبير وأنتي تستحقين شخصاً يحبكي |
Laurel özel birini hak ediyor, sen de öyle. | Open Subtitles | (لورل) تستحق شخص مميز، وكذلك تستحق أنت |
Sonsuza kadar bakire olacak birini hak etmiyorum anasını satayım! | Open Subtitles | أنا أستحق شخص لن تكون عذراء إلى الأبد! |
Bana değer verecek birini hak ediyorum. | Open Subtitles | و أنا أستحق شخص يهتم بى |
Dürüst olmak gerekirse, senin gibi birini hak ediyor. | Open Subtitles | و إحقاقاً للحق، فهي تستحق رجلاً مثلكَ |
Sana değecek birini hak ediyorsun ve bu kişi ben değilim. | Open Subtitles | أنتِ تستحقين شخصاً ما جدير بكِ وأنا لستُ ذلك الشخص |
Seni benden daha iyi sevebilen birini hak ediyordun. | Open Subtitles | أنت تستحقين شخصاً أفضل منّي. |