Büyük veri ve yoğun veriyi birleştirerek işlerini geliştirmekle kalmadılar, medyayı tüketim şeklimizi de değiştirdiler. | TED | استطاعت تحسين عملها بدمج البيانات الضخمة مع البيانات الكثيفة ولكنها غيرت طريقة استهلاكنا للإعلام. |
"iki parçayı birleştirerek antik kutsal amacı gerçekleştirmeye çalışanlar. | Open Subtitles | الذين يطالبون بتحقيق نبوءة قديمة بدمج القطعتين. |
"iki parçayı birleştirerek antik kutsal amacı gerçekleştirmeye çalışanlar. | Open Subtitles | الذين يطالبون بتحقيق نبوءة قديمة بدمج القطعتين. |
Antik ve modern bilimleri birleştirerek... gerçek bir fark yaratıyorlar. | Open Subtitles | من خلال توحيد العلم، كلاهما قديم و حديث، انهم يبدءون في عمل تغيير حقيقيّ. |
Tek bir zihin gibi görüşlerini birleştirerek geleceğin resmini netleştiriyor. | Open Subtitles | يساعدهم على توحيد خلية العقل؟ يدمج رؤياهم فى صورة واضحه من المستقبل. |
Benim tezim; uluslararası, kurumlararası, özel-kamu, stratejik iletişimin hepsini birleştirerek, 21. yüzyılda tüm güvenliklerin toplamını yaratabiliriz. | TED | أطروحتي لكم هي أنه من خلال الجمع بين العالمية والوكالات، و القطاعين الخاص والعام، والاتصال الاستراتيجي مع بعضها البعض، في القرن 21، فإننا نستطيع أن ننشأ الأمن الكلي. |
Şimdi bilgiyi gerçekten yalayıp yutmak ve onunlar birşey yapmamız için, bu yöntemlerin en azından ikisini kullanmak zorundayız, ya da duygusal bir deneyim ile birleştirerek bir yöntem kullanmak zorundayız. | TED | الآن .. لكي يتسنى لنا هضم المعلومات .. وتحليلها من اجل فهمها واستخدامها علينا أن نفعل طريقتي تحليل من الطرق الاربعة السابقة أو ان ندمج إحدى الطرق السابقة مع تجربة عاطفية |
Kullandıkları enerji, basit moleküller olan su ve karbondioksiti birleştirerek, çok daha karmaşık olanını oluşturur. | Open Subtitles | الطاقة التي تستخدم في الجمع بين الجزيئات البسيطة، الماء و ثاني أكسيد الكربون ، إلى إنتاج واحدة هي الأكثر تعقيدا بكثير. |
Ülkelerin uydu sistemlerini birleştirerek eşi benzeri görülmemiş küresel bir iletişim şebekesi yaratmış olacağız. | Open Subtitles | ،و بدمج أنظمة الأقمار الصناعية لجميع الدُّول سـنبني شبكة إتصالات عالمية موحـَّدة |
Beni çok heyecanlandıran bir şey en ileri teknolojiyi -- robotbilimi, biyonik bilimi -- eskilerin şiiriyle birleştirerek insanlığımızı anlamaya bir adım daha yaklaşıyor olmamız. | TED | والذي أعتبره ممتع للغاية في هذا الوقت هو بدمج التكنولوجيا المتطورة - الروبوتيات ، والبيولوجية الالكترونية مع الشعر القديم فنحن نتقدم أكثر لنفهم الإنسانية المجتمعة |
...bu üç tür örümcekten elde ettiğimiz genetik bilgiyi birleştirerek, onbeş super-örümcek ürettik. | Open Subtitles | ...توحيد المعلومات الوراثيّة من كلّ ثلاثة عناكب في الخمس عشرة هذه تنتج العناكب الخارقة . |
Saydam bir ekranı ve parmakları algılayabilen derinliğe duyarlı kameraları birleştirerek, ellerinizi klavyeden kaldırıp üç boyutlu boşluğun içine uzanarak çıplak ellerinizle pikselleri tutabilirsiniz. | TED | من خلال الجمع بين العرض الشفاف وكاميرات العمق من أجل استشعار أصابعك ووجهك، يمكنك الآن رفع يديك من لوحة المفاتيح وتمدها داخل هذا الفضاء الثلاثي الأبعاد وتلتقط بكسلات بيدك المجردة. |
Doku mühendisliği teknikleriyle mikroakışkanları birleştirerek, bu alan aslında vücudun bütün organ sistemleri ile birlikte tüm ekosistemini kullanarak, kan basıncınız için aldığınız bir ilacın karaciğerinizi nasıl etkileyebileceğini ya da bir antidepresanın kalbinizi nasıl etkileyebileceğini test edebilen bir model geliştirmeye doğru gidiyor. | TED | من خلال الجمع بين تقنيات الأنسجة الهندسة مع الموائع الدقيقة المجال حالياً يتطور نحو هذا الإتجاه تماما، نموذج لكامل النظام الإيكولوجي للجسم، متكامل مع العديد من أنظمة الجسم لتكون قادرة على اختبار كيف يمكن لدواء تأخده من أجل ضغط الدم قد يؤثر على كبدك أو دواء مضاد للاكتئاب قد يؤثر على القلب. |
İlk kez teletıbbı, mobil izleme teknolojisiyle birleştirerek hastane koşulları dışındaki uzman triyajlarına ulaştırıyoruz. | TED | لأول مرة، ندمج التطبيب عن بعد مع تكنولوجيا الكشف عبر المحمول لتوسيع نطاق الفرز من قبل الخبراء دون الحاجة إلى معدات الرعاية الصحية. |
Artık bu gelişmeleri hücre mühendisliği dönemi ile birleştiriyoruz. Gittikçe hızlı gelişen teknolojileri birleştirerek 3 boyutlu organ şekillerini oluşturabiliyoruz. Bunu mürekkep yerine hücreleri kullanarak yapıyoruz ve aslında 3 boyutlu yeni bir organı tasarlayıp yeniden yaratıyoruz. | TED | ونحن الآن ندخل كل هذا في عصر الهندسة الخليوية. ندمج التكنولوجيات الأسية للحصول بالأساس على طابعة ثلاثية الأبعاد-- تستبدل الحبر بالخلايا وهدفها بالأساس بناء و إعادة بناءجهاز ثلاثي الأبعاد. |
Tarihî öğretileri birleştirerek geleceğin ilmini ...öğrenebileceğini bir düşün. | Open Subtitles | فكّر ما قد يعني الجمع بين التعاليم القديمة مع معرفة المستقبل |