| Aranızda her ne varsa işte Robert, sana söylüyorum o bize yardım etmek için burada değil. | Open Subtitles | , مهما ان كان بينكم انتم الاثنين . ساخبرك ياروبرت انها ليست هنا لمساعدتنا |
| O bize yardım etmek için burada değil. | Open Subtitles | إنها ليست هنا لمساعدتنا إنها هنا لمساعدتي |
| Bunu anlamanın zor olacağını biliyorum ama bize yardım etmek için burada. | Open Subtitles | -أعلم أنّه سيصعب فهم هذا ولكنّه هنا لمساعدتنا |
| Bu insanlar bize yardım etmek için burada. | Open Subtitles | الان,هؤلاء الناس هنا لمساعدتنا |
| Drill'in bize yardım etmek için burada olduğuna inanmıştım. | Open Subtitles | أعتقدت بان دريل كان هنا لمساعدتنا |
| bize yardım etmek için burada. | Open Subtitles | إنها هنا لمساعدتنا |
| bize yardım etmek için burada. | Open Subtitles | إنه هنا لمساعدتنا |