| Tamam. Bu borunun içinde dönmemizi kolaylaştıracak ve tıkalı yeri görmemizi sağlayacak. | Open Subtitles | حسنا، وهذا سوف يساعدنا توجيه يتحول في الأنابيب |
| Gaz borunun içinde genleştiği için patlayacak. | Open Subtitles | و سينفجر بينما الغاز يتوسع في الأنابيب |
| Paige, az sonra borunun içinde oluruz. | Open Subtitles | بيج، سنكون في الأنابيب في لحظات. |
| Daha kötüsü olabilirdi. Paslı bir borunun içinde bir baloncuğa sıkışmamız dışında mı? | Open Subtitles | هل هناك أسوء من الحبس في فقاعة في أنبوب مليء بالماء؟ |
| Bir inşaatın içindeki eski bir borunun içinde yatıyorum. | Open Subtitles | لا, أنا أنام في أنبوب في موقع البناء. |