Başka bir mucit, Tendekayi Katsiga ise Botswana'da işitme cihazları üreten bir sivil toplum kuruluşu için çalışıyordu. | TED | مخترعٌ آخر، وهو تينديكايي كاتسيجا، كان يعمل لدى منظمة غير حكومية في بوتسوانا تُصنّع أجهزةً لتحسين السمع. |
Ama aşağıya yavaşca iniyorlar, çünkü Botswana'da iyi ekonomi ve hükümet ile insanları tedavi etmeyi başarabiliyorlar. | TED | ولكنهم يتدرجون ببطء والسبب أنه بوجود اقتصاد وحكم جيدان في بوتسوانا يمكن توفير العلاج للناس |
Aman ne şanssızlık. Botswana'da insanlar ölüyor. | Open Subtitles | هذا مؤسف ولكن هناك أناس يموتون في بوتسوانا |
Aslında Botswana'da her zaman su sıkıntısı çekilmiştir. | Open Subtitles | في الحقيقة, الماء دائما نادر في بوتسوانا |
{\pos(192,220)}Annesi Botswana'da geçirdiği bir yıl sonrası ziyarete geldi, ki bu arada bu bir yıl Botswana'ya geri dönüş olmaz demek. | Open Subtitles | لا أمها تزورها بعد سنه من الغياب في بوتسوانا وهي بالمناسبة تلك السنه التي بتسوانا تتمنى الا تعود أبداً |
Bu da demek oluyor ki eğer Botswana'da genç bir kızsan ve İnternette eğlenmek istiyorsan, ilk olarak, İngilizce tweet atmalısın. | TED | و يعني هذا انك لو كنت فتاة مراهقة من بوتسوانا وأردت أن تتمتعي بوقتك على الأنترنت ، أولاً، يجب عليك كتابة التغريدات بالأنكليزية |
Evet ama, Botswana'da tanıdığım biri var. | Open Subtitles | أجل .. أجل ولكني أعرف رجلاً في "بوتسوانا" |
Örneğin, Botswana'da bir grup bilim insanı babunlardan dışkı örneği alıp iki farklı grubu karşılaştırmış. | TED | هناك مثال عن مجموعة علماء في (بوتسوانا)، أخذوا عينة من براز البابون، وقارنوا مجموعتين مختلفتين. |
- Botswana'da Tekneli Bir Adam. | Open Subtitles | (مؤلف: رجل في قارب في (بوتسوانا أجل، أنا |
Botswana'da da okullar var. Fillerle arkadaş olurum. | Open Subtitles | توجد مدارس في (بوتسوانا) وسأصادق الفيلة |
Botswana'da. | Open Subtitles | "في "بوتسوانا |