"boyunca her gün" - Traduction Turc en Arabe

    • كل يوم في
        
    • كل يوم من
        
    • كل يوم ولمدة
        
    • كل يوم لمدة
        
    • يوميا لمدة
        
    Gözleriyle bir kez daha ustasından bir şeyler yemek için merhamet diledi, fakat tıpkı yaz boyunca her gün olduğu gibi reddedildi. Open Subtitles و مرة اخرى رجا التلاميذ معلمهم أن يأكل شيئا، لكنه رفض مثلما كان كل يوم في الصيف بأكمله
    - Sayın Başkan? - Hemen geliyorum. Son 12 yıl boyunca her gün bu günün hayalini kurdum. Open Subtitles سيدي الرئيس- سأعود بعد قليل- في كل يوم في الاثنتي عشرة سنة الماضية، كنتُ أحلم بهذه اللحظة
    Babam hayatı boyunca her gün yedi; eski çağın 38'ine kadar yaşadı. Open Subtitles والدي أكله في كل يوم من أيام حياته عاش يافعاً من ال 38 إلى سن الشيخوخة
    Hayatım boyunca her gün, herkes bunu bana açıkça belli etti. Open Subtitles كل ما أعطاني واضحة كل يوم من أيام حياتي.
    En az altı ay boyunca her gün güçlü bir antibiyotik almaktan söz ediyoruz. TED نحن نتكلم عن أخذ مضاد حيوي حاد جداً كل يوم ولمدة ستة أشهر أو أكثر.
    Eğer dışarıdan biriyle bir daha konuşursan bir ay boyunca her gün böyle dövülürsün. Open Subtitles إذا تكلمتِ مع أحد من الخارج مرةً أخرى ستتلقين نفس المعاملة كل يوم ولمدة شهر
    Bir ay boyunca her gün bir adet fotoğraf çekmek bu mücadelenin bir parçasıydı. TED كان ذلك جزءا من التحدي ان التقط صورة كل يوم لمدة شهر.
    Karım, bir arkadaşıyla beraber bir yıl boyunca her gün spora gitti. Open Subtitles زوجتي كانت عندها صديقة بالتمرين,وكانت تذهب الى الجيم معها كل يوم لمدة سنة
    dedi. O küçük kızın öyküsü de şöyleydi: Baba tarafından dedesi altı ay boyunca her gün kızın ırzına geçmiş. TED :قصة هذه الفتاة الصغيرة أنها تعرضت للاغتصاب بجدها من أبيها يوميا لمدة ستة أشهر.
    Bütün kariyerim boyunca her gün yiyorum. Open Subtitles أنا آكلها كل يوم في عملي
    Fark etmez, hayatımız boyunca her gün burada bizimleydi. Open Subtitles -رغم ذلك هو كان هنا كل يوم في حياتنا
    Bu yüzden, her gün fabrikadan eve döndüğünde, kısa bir uyku çekip, gece 4'e kadar çalışmış ve sonra işe gitmiş. Bu döngüyü 3 ay boyunca her gün tekrarlamış. TED لذلك، كان يعود كل يوم من المصنع، يأخذ قيلولة، يراجع دروسه حتى الرابعة صباحًا، ثم يعود إلى العمل وكرر هذه الدورة كل يوم لمدة ثلاثة أشهر.
    33 gün boyunca her gün yaptıklarımızı anlatabileceğimiz bir internet sitemiz olmalıydı. Düşük ozon yüzünden yüzümüzü korumamız gerektiği; yoksa yanacağımız gibi şeyleri anlatabileceğimiz bir internet sitesi. TED و هكذا كان لدينا موقع تفاعلي على الانترنت, و كل يوم من ال 33 يوم كنا نكتب عن كل شيئ و نقص قصصا عن اضمحلال طبقة الاوزون مما يجبرنا على تغطية وجوهنا و الا سوف نصاب بالحروق
    Bu iki hafta boyunca her gün işe gittim. Open Subtitles ذهبت للعمل كل يوم من الأسبوعين.
    30 yıl boyunca her gün, ben burayı alabileyim diye araba yıkayarak kuyruğunu süpürge etti. Open Subtitles في كل يوم ولمدة ثلاثين عاماً، كان يكدح في غسيل السيارات حتى أحصُلَ هذا المكان
    Ama gelecek altı ay boyunca her gün yiyeceğiz. Open Subtitles لكننا سوف نقوم بتناولها كل يوم لمدة ستة شهور
    Ne yani, iki hafta boyunca her gün aynı arabanın içinde bekleyen adamı kimsenin fark etmeyeceğini mi sandın? Open Subtitles ماذا , هل اعتقدت أن لا أحد لاحظ شاب يأتي في نفس السيارة كل يوم لمدة اسبوعين؟
    İki ay boyunca her gün benimle sevişmeye söz ver. Open Subtitles توافقين على ممارسة الجنس معي كل يوم لمدة شهرين؟
    Üç gün boyunca her gün onu sadece kafası dışarıda bir şekilde gördüm. Open Subtitles كنت أراه يوميا لمدة ثلاثة أيام برأسه فقط وهو خارج الأرض
    5 ay boyunca her gün onu yedim. Open Subtitles لقد كنت أتناوله يوميا لمدة خمسة أشهر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus