bu arkadaşımız. O şey onu yakaladı. | Open Subtitles | هذا صديقنا البشع قتله |
Ah... bu arkadaşımız Darnell. Geceyi burada geçiriyor. | Open Subtitles | (هذا صديقنا (دارنيل إنه يقضي الليلة هنا |
Marie, bu arkadaşımız George... | Open Subtitles | ماري), هذا صديقنا) (جـورج) |
Bunu teyit etmemiz gerek, ama şunu diyebilirim ki bu arkadaşımız o kaynak suyunda boğulmamış. | Open Subtitles | الأثر يَجِبُ أَنْ يُؤكّدَ، لَكنِّي أَقُولُ بأنّ صديقنا هنا لَمْ يُغرقْ في ذلك الربيعِ. |
bu arkadaşımız Votan kılığına girmekten hoşlanıyor demek oluyor. | Open Subtitles | أنا لا أعرفه إنها تعني أن صديقنا هنا إنه فوتان كروس دريسر |
Ben sadece yaradı diye düşünüyorum bu arkadaşımız bize şunu söylüyor. | Open Subtitles | أعتقد أنني عملت للتو ما صديقنا هنا يخبرنا. |