Bu da demek ki içine pil koymak zorunda. | Open Subtitles | مما يعني أنه كان عليها أن تضع بطاريات بداخله |
Bu da demek ki, o hangara gidip özel bir araştırma yapacağız. | Open Subtitles | مما يعني أنه علينا زيارة تلك الحظيرة الخاصة ونتفقد المكان |
Bu da demek ki Maya'yı öldürüp Melissa ile buluşacak bol vakti vardı. | Open Subtitles | مما يعني أنه يملك الكثير من الوقت ليقتل مايا ويقابل ميليسا |
Gölgeler, korktukları her neyse, görünecek bir yerde değil, ...Bu da demek ki o her yerde. | Open Subtitles | الظلال أياً كان مايخافون منه فإنني لا أستطيع إيجاده والذي يعني أنه في كل مكان |
Bu da demek ki bunca zamandır ben sadece bir metresmişim. | Open Subtitles | والذي يعني ان طوال الوقت .. كنت انا مجرد عشيقة |
Bu da demek ki hayatının o kesimine hala erişebiliyor. | Open Subtitles | وهذا يعني انه ما زال لديه حق الوصول إلى ذلك الوقت في حياته. |
Oldukça koyu kırmızı, Bu da demek ki hâlâ çok fazla böcek ilacı bulunuyor. | Open Subtitles | مما يعني أنه لا يزال هناك تواجد كثيف من المبيدات الحشرية |
Bu da demek ki, onu şehre salmalarını engellemek için yeterli zamanınız var. | Open Subtitles | مما يعني أنه ما زال لديكم ما يكفي من الوقت من منعهم من إطلاقه على مستوي المدينة |
Bu da demek ki yargıç ona iki seçenek sunmuş. | Open Subtitles | وفقًا لسجل الجيش الخاص به فقد دخل الجيش بتنازل والذي يعني أن هناك قاضٍ أعطاه الإختيار بين |
- Bu da demek ki paraları var. Yani benim de param var. | Open Subtitles | و هذا يعني بأنهم يمتلكون المال والذي يعني بأنني سأمتلك المال |
Bu da demek ki içine pil koymak zorunda. | Open Subtitles | والذي يعني انها يجب ان تضع فيه بطاريات |
Bu da demek ki kafasındaki yargılayıcı hattından başka bir şey dinlemiş... ve ona göre pudingin hastanede sadece hayati organlarını yeni kesip çıkarmışlarsa kabullenebilir bir yiyecek olduğunun üstesinden gelebilmiş. | Open Subtitles | والذي يعني بأنها أستمعت إلى بعض الأشياء ماعدا خط الكونغو الحكمي في رأسها ... وتجاوزت حقيقة أن لها, وأن الحلوى هي المستشفى الغذائي ... ومقبول فقط |
- Bu da demek ki Ruslar adamı yazılımını değiştirmeye zorluyorlar ve bir parçası denizaşırı ülkelere para gönderme işi yapıyor olmalı fakat bu kadarcık görüntüyle nereye olduğunu söyleyemem. | Open Subtitles | والذي يعني أن الروسيان يجبرانه على تعديل برنامجه... ولجزء من علاقة بإرسال الأموال إلى الخارج... لكن لا يمكنني تحديد المكان بمجرد النظر إلى هذا. |
Bu da demek ki, Morra'yı bulmam lazım. | Open Subtitles | وهذا يعني انه يجب ان اجد علي مورا |