Eğer bu evliliğe karşı çıkan biri varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza kadar sussun. | Open Subtitles | إذا كان هناك شخص يعارض هذا الزواج فليتحدث الآن أو يصمت للأبد |
bu evliliğe aramızda sırlar varken girmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد دخول هذا الزواج وثمة أسرار بيننا |
bu evliliğe aramızda sırlar olarak girmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد دخول هذا الزواج وقمة أسرار بيننا |
Baban da ben de senin iyiliğin için bu evliliğe müsaade etmiyoruz. | Open Subtitles | والدك وانا لن نسمح بهذا الزواج , من اجل مصلحتك |
Ama bu evliliğe olan bakış açımı değiştirecek bir şey oldu. | Open Subtitles | شئٌ حدثَ جعلني اغيرُ وجهةَ نظري لهذا الزواج |
bu evliliğe orta yerden girebileceğimi düşünerek aptallık ettim. | Open Subtitles | يا. أناكُنْتُساذجَلإعتِقادأنايُمْكِنُأَنْ فقط قفزة إلى هذا الزواجِ. |
Eğer içinizden herhangi birisi bu evliliğe mani olacak bir şey biliyorsa şu anda itiraf etsin. | Open Subtitles | كما تعلم إذا كان هناك أي اعتراض على هذا الزواج فلا يمكن أن ترتبط شرعيا يجب أن يقر به الآن |
Pek çok şey bu evliliğe bağlı, öyle değil mi? | Open Subtitles | عظيم ، الكثير من الامور معلقة على هذا الزواج ، أليس كذلك؟ |
Hayatımın 12 yılını bu evliliğe feda ettim ve bir kızımız var. | Open Subtitles | ،لقد أمضيت 12 سنة من حياتي في هذا الزواج ولدينا إبنة |
Evet, ama ben bu evliliğe hiçbir zaman anlam veremedim. | Open Subtitles | ولكني لم تقدم أي معنى للخروج من هذا الزواج. |
bu evliliğe büyük umutlarla başlamıştım. | Open Subtitles | لقد كنتُ أعقدُ على هذا الزواج آمالاً كبيرة |
Eğer bu evliliğe onay verirsen, seni tahttan indiririm. | Open Subtitles | لو وافقت على هذا الزواج سوف أقوم بخلعك من العرش أنسيت مايمكنني القيام به؟ |
Herhangi bir nedenle bu evliliğe itirazı olan varsa bir adım ileri çıksın ya da sonsuza kadar sussun. | Open Subtitles | إذا كان أي شخص لأي سبب من الأسباب بعترض على هذا الزواج فدعوه أو دعوها يتقدم خطوة إلى الأمام الآن أو فليصمت للأبد |
- Biliyorum ama bütün bu evliliğe acele ettirmemin sebebinin başka bir şeyin arayışında olduğumdan ötürü olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | ولكنّني أدركت سبب تسرّعي في هذا الزواج.. وهو أنّني أبحث عن شيءٍ ما |
... Üzgünüm, ama biz bu evliliğe ile geçmesi edemez ... o Kur'an bilgisine sahip değilse. | Open Subtitles | آسفه لكن لا يمكننا المضي في هذا الزواج إذا لم تكن لديها معرفة كافيه بالقرآن |
Dük Doinel'in ne kadar zengin ve dürüst olduğunu anlayacak kardeşinin bu evliliğe onay vereceğinden eminim. | Open Subtitles | وعندما يدرك كم غني و كريم , هو دوق بونيل , فأنا واثق . بأن اخيكِ سيوافق على هذا الزواج |
Şu son birkaç gün, bu evliliğe balıklama atlamakla ne kadar acele ettiğim kafama dank etti. | Open Subtitles | في الأيام القليلة الماضية إتضح لي كم كنتُ متهورة .بالإندفاع في هذا الزواج |
bu evliliğe 18 yılını verdin. | Open Subtitles | قضيتي 18 سنه من حياتك في هذا الزواج |
Kızım bu evliliğe hiçbir zaman razı gelmedi. | Open Subtitles | وقالت انها لم اتفق مع هذا الزواج. |
Ben biraz düşündüm bu evliliğe bağlı olmadığımı biliyorum ama yeni bir başlangıç yapalım. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر أنا أعرف بأنني لم أكن ملتزماً بهذا الزواج كلياً ولكني اريد بداية جديدة |
Dudley şunu açıklığa kavuşturalım bu evliliğe ihtiyacı var. | Open Subtitles | دادلي اوضحَ أمراً واحداً هو يحتاج لهذا الزواج |