Beni korumaya çalışman çok hoş ama hiçbir şey bu evlilikten bir an için bile şüphe duymama neden olamaz . | Open Subtitles | يسرني اعتناؤك بة لاشئ يجعلي أتردد حول هذا الزواج |
Hazır hala genç ve yakışıklıyken bu evlilikten kurtulacağım. | Open Subtitles | سوف اخرج من هذا الزواج بينما لازلت شاباً ووسيماً |
bu evlilikten, tüm mal varlığınla kurtulmanı sağlayacağım. | Open Subtitles | سأحرص على أن تخرجي من هذا الزواج وممتلكاتك بسلام. |
Ben teşekkür ederim. bu evlilikten biz de çok mutluyuz. | Open Subtitles | شكراً، أنا سعيدٌ أيضاً بهذا الزواج. |
bu evlilikten ne beklediğimi ve ne vermem gerektiğini her zaman biliyordum. | Open Subtitles | لكنّي، علمتُ دوماً بمَ أتوقّعه من هذه الزيجة |
En sonunda bu evlilikten kurtulmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | اضطررتُ في الأخير للخروج من تلك الزيجة. |
Ben bir şey yapmadan önce sen bu evlilikten vazgeçtin. | Open Subtitles | لقد دمرتي هذا الزواج قبل أن أفعل هذا بكثير |
Onun da bu evlilikten yana olmadığının farkındasın, değil mi? | Open Subtitles | هل تجدين أنهم يدفعون هذا الزواج ، هل يفعلون؟ |
Ama... bir şekilde onu bu evlilikten vazgeçmeye ikna edebilirsek o zaman bizim işimiz tamamdır. | Open Subtitles | إذا بطريقة ما اقنعناه للعدم المضي قدما في هذا الزواج عندها سيتم عملنا |
19 yaşında iken, ailesi tarafından yaşlı bir adamla evlendirilmek zorunda bırakılan bir arkadaşıma bu evlilikten kaçması için yardım ettim. | TED | و عندما كنت في 19 من عمري، ساعدت صديقتي التي أجبرها والداها أن تتزوج من رجل يكبرها في العمر بالهروب من هذا الزواج التعسفي. |
Seni azat etmeye, böylece ben de bu evlilikten kurtulmaya karar verdim. | Open Subtitles | لذا قررت أن أخلص نفسي من هذا الزواج |
Bu pantolon seni şişman göstermiş dürüstlüğü mü yoksa bu evlilikten nefret ediyorum dürüstlüğü mü? | Open Subtitles | انتحدث عن " انت تبدو سمين في هذه الملابس" صدقاً او " اكره هذا الزواج" صدقا |
Bana bu evlilikten hiç söz etmedin. | Open Subtitles | لم تخبرني شيئاً عن هذا الزواج. |
bu evlilikten çok korkuyorum! Bundan pek emin değilim. | Open Subtitles | أنا خائفة من هذا الزواج |
Seni bu evlilikten kurtarmanın bir yolunu buldun! | Open Subtitles | وجدت طريقاً لإنهاء هذا الزواج! |
bu evlilikten öylece çekip gidecek misin? | Open Subtitles | هل انتَ تهرب من هذا الزواج ؟ |
bu evlilikten mutlu değilim. | Open Subtitles | أنا لست سعيدة بهذا الزواج. |
bu evlilikten mutlu değilim. | Open Subtitles | أنا لست سعيدة بهذا الزواج. |
bu evlilikten memnun değilim. | Open Subtitles | أنا لست سعيدة بهذا الزواج. |
Beni bu evlilikten kurtardığı sürece ne istiyorlarsa yapmaya hazırım. | Open Subtitles | حسنٌ, سأفعل كل ما يريدونه، طالما أنه يخلّصني من هذه الزيجة. |
bu evlilikten vazgeç. | Open Subtitles | تخلي عن هذه الزيجة. |
En sonunda bu evlilikten kurtulmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | اضطررتُ في الأخير للخروج من تلك الزيجة. |