Yoksa bu sıcakta çürür, biz de o iğrenç görüntüye bakamayız. | Open Subtitles | ،وإلا بمثل هذه الحرارة سيكون بحالة مفزعة وسنضطر لاغلاق أعيننا |
Rajiv tam bir Amerikalı.O bu sıcakta tozda duramaz. | Open Subtitles | راجيف أمريكى كلية. لن يتحمل هذه الحرارة والأتربة |
Ya da beni bu sıcakta etrafta Koşturtmaktan hoşlanıyor. Seninle gelmemi ister misin? | Open Subtitles | أو أنه فقط يحب أن يراني أتجول في هذه الحرارة |
Ne zaman açılacağı belli değilmiş ama bu sıcakta da trene binemedim. | Open Subtitles | يقولونه بالتأكيد هذه المرة ولكني لا أستطيع أخذ القطار في هذا الحر |
bu sıcakta şu kıyafetleri nasıl giyebiliyorsunuz? | Open Subtitles | كيف لكم ان ترتدوا هذا الزي في هذه الحراره |
Bizi bu sıcakta çalıştırmaları kurallara aykırı. | Open Subtitles | جعلنا نعمل تحت هذه الحرارة مخالف للقوانين |
bu sıcakta çok miktarda su içmelisiniz. | Open Subtitles | أنت بحاجة لشرب الكثير من المياه في هذه الحرارة |
Ben bu sıcakta terliyorum sen de klimalı yerde akrabalarınla konuşuyorsun. | Open Subtitles | أنا التعرق في هذه الحرارة .. وكنت تتحدث إلى أقاربك في هذا التيار المتردد. |
Bay Bohannon bu sıcakta kaleye yürüyecek gidemeyiz. | Open Subtitles | سيد، بوهانون لا يمكننا الذهاب إلى هناك سيراً على الأقدام في هذه الحرارة. |
bu sıcakta vücuduna fazla yüklenmemelisin. | Open Subtitles | لا يفترض أنْ ترهقي نفسكِ كثيراً في هذه الحرارة |
Bugün bu sıcakta gelip bunu yaptığın için çok tatlısın. | Open Subtitles | يالك من لطيف للغاية لقدومك هنا اليوم وقيامك بهذا في هذه الحرارة |
Evet, bir düşünsene bu sıcakta orası kaynıyordu. | Open Subtitles | أجل، وفي هذه الحرارة ! تصور روائح اللحم النتن والشواء |
bu sıcakta havuz kenarında oturup üzerine Evian püskürtülürken kokteyl içmek dışında ne yapılabilir? | Open Subtitles | أعني، ماذا يمكنك ان تفعل ربما في هذه الحرارة... إلا الجلوس بالمجمع، وشرب الكوكتيل حين أنها ضباب لكم مع إيفيان. |
bu sıcakta dövüşmek, gerçekten çok yorucudur. | Open Subtitles | في هذه الحرارة ، يكون المجهود مرهق بحق. |
bu sıcakta nasıl yürüyebiliyorlar anlamıyorum. | Open Subtitles | اتسائل كيف يسيرون في هذه الحرارة |
Çünkü bu sıcakta tüylerim gevşer. | Open Subtitles | لأنّ ريشي قد جفّ من هذه الحرارة |
bu sıcakta ottan başka bir şey yetişmez burada. | Open Subtitles | لا يمكن زراعة شيء سوا الحشيش في هذا الحر. |
- bu sıcakta kim çalışabilir? | Open Subtitles | من يستطيع التفكير في هذه الحراره ؟ |
Bir şey kesin. bu sıcakta burada kalamaz. | Open Subtitles | حسنا ، شيء واحد أكيد أنها لا تستطيع البقاء هنا في هذا الجو الحار |
bu sıcakta uyumak zor. | Open Subtitles | يصعب النوم في حرارة جو كهذه. |
bu sıcakta bizi dışarıda bekleten sensin demek! | Open Subtitles | أنت من جعلنا نقف هنا في الحرارة! |
bu sıcakta bir vantilatör, destedeki joker gibidir, öyle değil mi? | Open Subtitles | مروحة بهذه الحرارة ؟ مثل اشعال النار بالفرن ؟ |