Bu tablo beni üç sebepten devam etmekten alıkoydu: Birincisi, gülümseyen ağzıyla hüzünlü bakan gözleri arasındaki kopukluk. | TED | أوقفتني هذه اللوحة لثلاث اسباب: أحداها هو عدم الترابط بين فمه المبتسم وعيناه الحزينتان |
Çok üzülerek söylüyorum ki beyefendi, maalesef artık Bu tablo satılık değildir. | Open Subtitles | انا اعتذر لك بشدة يا سيدى لأخبارك بأن هذه اللوحة لم تعد للبيع بعد |
Ben yaşlansam da, Bu tablo her zaman genç kalacak. | Open Subtitles | مهما كبرت ، فستبقى هذه اللوحة دائماً شابة |
Bu tablo çok rahat yüksek bi fiyata satılır. | Open Subtitles | هذه اللوحة بالطبع يمكن أن يتم بيعها مقابل أي مبلغ |
Bu tablo, bu örnekte mevcut olan belirli mikroRNA'ları ve zamanla nasıl reaksiyona girdiklerini gösteriyor. | TED | هذا الجدول يبين لنا الميكرو رنا المتواجدة في العينة وعن سرعة تفاعلها خلال الفحص. |
Bu tablo tarihteki ilk İzlenimcilik çalışması olarak görülür. | Open Subtitles | تعتبر هذه اللوحة أول رسم إنطباعي في التاريخ |
Bu-- Bu tablo için, 8 saatimi bikini ile bir kayanın üzerinde harcadım. | Open Subtitles | هذه.. قضيت ثمان ساعات على صخرة بثوب سباحة بيكيني لأجل هذه اللوحة |
Bu tablo hiç gün ışığı altında kalıyor mu? | Open Subtitles | أعُلقت هذه اللوحة في وقت ما تحت تلك الكوة؟ |
Bu tablo bilim tarafında bilinen, her türlü teste tabii tutuldu. | Open Subtitles | هذه اللوحة تعرضت لجميع أنواع الاختبارات في العلوم |
Bu tablo, çalışan bir adamı tasvir ediyor. Bu yüzden çok sevdin. | Open Subtitles | هذه اللوحة حول رجل ذاهب إلى العمل لهذا السبب أحببتها |
Bu tablo, renklerin duygusal ifadeyi tanımlamada kullanılışının harika bir örneği. | Open Subtitles | إن استخدام الألوان المكثف في هذه اللوحة يجسد وسيلة من وسائل التعبير العاطفي |
Bu tablo tamamen adamların içindeki şiddeti temsil ediyor. | Open Subtitles | من الواضح ان هذه اللوحة تسببت الجنون للرجال |
Bu tablo nihayet Aster Müzesinde hakla açıldığı gece çalındı. | Open Subtitles | سرقت هذه اللوحة في نفس الليلة التي كان متحف استر سيكشف عنها للناس |
Biraz şok olabilirsiniz ancak sizi temin ederim, Bu tablo gerçek. | Open Subtitles | أعلم ان هذا صادم قليلا لكن أؤكد لك ان هذه اللوحة أصلية |
Bu tablo orijinalse, değeri 200 milyondan fazla. | Open Subtitles | ،إذا كانت هذه اللوحة أصلية فهى تُقيَم بأكثر من 200 مليون دولار |
Bu tablo beni çocukluğuma götürdü. | TED | وتسترجع هذه اللوحة ذكريات الطفولة. |
Bu tablo... Patterson'un değil mi? | Open Subtitles | هذه اللوحة, انها لباترسون, اليس كذلك ؟ |
Söylediğine göre Bu tablo onun değilmiş. | Open Subtitles | وقد قالت لي ان هذه اللوحة ليست لها |
Bu tablo yakında bitmiş olacak. | Open Subtitles | قريبا سوف يتم الانتهاء من هذه اللوحة. |
Bu tablo iki hafta önce Meksika'daki bir koleksiyoncudan çalındı. | Open Subtitles | قبل أسبوعين ، هذه اللوحة تم سرقتها من قبل جامع أعمال "فنية في "مكسيكو |
Bu tablo, santimetre kare olarak yazılmış. Ben metre kare olarak okudum. | Open Subtitles | هذا الجدول مقاس بالسنتيمتر ولكنني قرأته على أنه مقاس بالمتر المربع |