Senin de gördüğün bu vücudu şekillendirmeyi başardım. | Open Subtitles | من الصخر، شكلت هذا الجسد الذي تراه أمامك |
"Bu şehri, bu vücudu, hiçbir şeyi özlemeyeceyim." | Open Subtitles | لن أفتقد هذه المدينة ولا هذا الجسد ولن أفتقد أي شئ |
Senin için devam etmeliydim. Böylece bu vücudu aldım ve beynimi ona transfer ettim. | Open Subtitles | لقد حاربت بجدّ من أجلي، كان لابدّ من أن أتمسّك بك، لذا أخذت هذا الجسد ونقلت المخ |
Son bir kez bak, Marlene çünkü bu vücudu bir daha göremeyeceksin. | Open Subtitles | خذي نظرة اخيرة , مارلين لانك لن تري هذا الجسم مرة اخرى |
Ama bu vücudu kazayla bu hale getirmedim. | Open Subtitles | لكن هذا الجسم لم يحدث عن طريق الصدفة |
bu vücudu arıyor olacağını biliyordum. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك كنت تبحث عن هذا الجسم |
- Öyle mi? Evet, bu vücudu görüyor musun? Bir zamanlar keskin hatlara sahip kas yığınından ibaretti. | Open Subtitles | هل ترى هذا الجسد يوماً ما كان كتلة من العضم والعضلات |
Genellikle bu vücudu kullanarak nöbetleşiyoruz.{the bicycle of the MWPSB} | Open Subtitles | {the bicycle of the MWPSB}نحن عادةً نأخذ أدوار باستخدام هذا الجسد. |
bu vücudu ele geçiremeyeceksin. | Open Subtitles | لا يمكنك الحصول على هذا الجسد. |
bu vücudu çok sevdim. | Open Subtitles | وكم أحببت هذا الجسد |
Sana bir şey göstermeliyim. bu vücudu. | Open Subtitles | أريد أن أريكَ شيئاً، هذا الجسد... |
- Sen bu vücudu kaybediyorsun. | Open Subtitles | - انت تخسرين هذا الجسد |
Al bu vücudu. | Open Subtitles | خُذ هذا الجسد. |
bu vücudu tüm hayata bağlayın! | Open Subtitles | ! أوصل هذا الجسم إلى كل الحياة |
Bay Ellison'u bu vücudu çalışır halde bırakması konusunda ikna ettim. | Open Subtitles | أقنعت السيد (أليسون) أن يترك هذا الجسم يعمل |
bu vücudu terk etmeni emrediyorum. | Open Subtitles | أنا آمرك، فكي قيد هذا الجسم. |
bu vücudu sevdim! | Open Subtitles | ! أنا أحب هذا الجسم! |