Bu yüzük, hikâyemizin odak noktasıdır ve ilham kaynağı daha önceki efsanelerdir. | Open Subtitles | يعتبر هذا الخاتم المحور المركزي للقصة وهو أيضا مقتبس من أساطير سابقة |
Bu yüzük bana, petrolün ne kadar parlak yansıdığını hatırlatıyor. | Open Subtitles | عندما رأيت هذا الخاتم ذكرني بمدى انعكاس الضوء على البترول |
Bu yüzük kurtarıcıdır. | Open Subtitles | هذا الخاتم هوهدية لخلاص البشر ماذا تنتظر؟ |
Bu yüzük taahhütümdür, seni bir daha hiç bırakmayacağım. | Open Subtitles | أعطيكِ هذا الخاتم كوعدِ مني بأنني لن أترككِ ثانية |
Lütfen tekrarlayın Majesteleri. Bu yüzük ile seni alıyorum. | Open Subtitles | إقرأْ بعدي فخامتك بهذا الخاتم أنا اتزوّج |
Ama Bu yüzük her şeyin tersine döneceğinin işareti gibi. | Open Subtitles | ولكن هذا الخاتم بمثابة الأشارة كل شىء تغير |
Verdiğiniz Bu yüzük bu parmaktan çıkarsa hayatım sona ermiş demektir. | Open Subtitles | عندما يفارق هذا الخاتم هذا الإصبع تفارقنى الحياة |
Bu yüzük parmağında olduğu ve güçlerinden yoksun kaldığın sürece babanla benim, senin için hayalini kurduğumuz kaderi yerine getiremezsin. | Open Subtitles | طالما يبقى هذا الخاتم على أصبعك فأنت بلا قوى لن تستطيع إنجاز القدر الذي تصورناه أنا وأبيك من أجلك |
Bu yüzük nesilden nesile, en büyük kızdan en büyük kıza geçti. | Open Subtitles | هذا الخاتم يتم تمريره من الإبنة الكبرى إلى ابنتها الكبرى |
Bu yüzük aşkımın sembolü Bekle Yanlış el İşte benim yalvarışım | Open Subtitles | هذا الخاتم رمز حبنا تمهلي ، تلك اليد الخطأ ، هذا هو ياحياتي |
Ama Bu yüzük içlerindeki en değerli hediyeymiş. | Open Subtitles | ..ولكن هذا الخاتم هذا الخاتم كان أعظم تلك الهدايا قيمة |
Eğer kabul edersen Bu yüzük, sadık olacağımın, öpüşmek dışında hiçbir şeye seni zorlamayacağımın, problemlerini dinleyeceğimin dişinin arasında yemek kaldığında veya gözünde çapak olduğunda söyleyeceğimin ağır bir şeyler taşımak gerektiğinde evine geleceğimin sembolü olacak. | Open Subtitles | ان قبلتِ هذا الخاتم سيكون علامة أنني سأكون صادقاً وأن لا أضغط عليك بأي شيء غير التقبيل |
Bunu sana hiç söylemedim ama Bu yüzük hayatımda gördüğüm... | Open Subtitles | أتدرين؟ لم أخبركِ قط بهذا، ولكن هذا الخاتم هو.. |
Babam, Bu yüzük dışındaki neredeyse her şeyini kumarda kaybetti. | Open Subtitles | ،وأبّي خسر تقريبًا كُلّ شيء ما عدا هذا الخاتم يعني شيء له، أخمّن |
Ama Bu yüzük günü birlik işlerden daha değerli. | Open Subtitles | ولكن هذا الخاتم هو أكثر من يوم بعد يوم من العمل |
Bu yüzük birbirimize bağlılığın bir sembolü olacak. | Open Subtitles | هذا الخاتم هنا هو رمز التزامنا مع بعضنا البعض |
O vardı bir de Bu yüzük beni doğaüstü varlıların elinden olan ölümlerden koruyor. | Open Subtitles | .هذاو. هذا الخاتم يقيني الموت على ايدي الكيانات الخارقة للطبيعة. |
Bu yüzük için açık arttırmayı, 8 milyar dolardan başlatıyorum. | Open Subtitles | سأبدأ المزاد على هذا الخاتم --على سعر ثمانية بلايين دولار |
Bu yüzük, herkese yakışıklı ve benden genç biriyle evlendiğimi bağıracağı yere nişanlımın adi bir herif olduğunu haykırıyor! | Open Subtitles | يُفترض بهذا الخاتم أن يُوضح للجميع بأنني سأتزوج بشاب رجلٌ وسيم ، لكن أتضح بأن خطيبي وغدٌ بخيل! |
Bu yüzük on altı nesil boyunca Tolwyn'nin ailesinin olmuştur. | Open Subtitles | هذه الحلقةِ كَانتْ في تلوين عائلة لستّة عشرَ جيلِ. |
Kuzenlerim daha ölmeden, Bu yüzük bir tefecinin eline düşer. | Open Subtitles | قبل أن يُدفن إبن عمي ذلك الخاتم سينتهي في محل الرهونات |
Bu yüzük ve bu kelimler, dünyanın geri kalanına, seni tanıdığımdan beri kalbimde birikenleri göstermenin basit bir yolu. | Open Subtitles | وهذا الخاتم وهذه الكلمات، هي وسيلة بسيطة لنبين لبقية العالم، أنك استحوذتي على قلبي منذ معرفتي بك. |
Ama düşündüm ki geçmişteki umutlarımı taşıyan Bu yüzük çok daha iyi olur. | Open Subtitles | لكن ظننت أن الخاتم الذي يحمل كل آمالي القديمة هو أفضل |
Bu yüzük çok önemli olmalı. | Open Subtitles | يبدو أن الخاتم في غاية الأهمية |