"bulduğum şey" - Traduction Turc en Arabe

    • ما وجدته
        
    • ما أجده
        
    • شيء وجدته
        
    • الذي وجدته
        
    o sınıfta bulunduğunuz için mutlu olurdunuz, ben de böyle hissediyordum. Ama orada bulduğum şey, bazıları şu an bunu yaşıyor, TED سوف تكون سعيدا لمجرد وجودك في ذلك الفصل,وهو ما شعرت به. لكن ما وجدته هناك أنه بينما يعض الناس يعيشون ذلك
    Fakat verileri incelediğimde, bulduğum şey, açıkça söylemek gerekirse, genelde öğrencilerin birçoğunun bunu yapamadığıydı. TED ولكن عندما نظرت للبيانات، ما وجدته كان وبصراحة أن عدد كبير من الطلاب بشكل عام، لم ينجزوا شيئاً.
    Benim bu örneklerde büyüleyici bulduğum şey bizim primat içgüdülerimize tam olarak nasıl dokundukları. TED الآن ما أجده رائعاً في هذه الأمثلة هوكيف انهم في الواقع يستفيدون من غرائزنا الأساسية.
    Benimse en güzel bulduğum şey. Open Subtitles هذا ما أجده أكثر الأشياء روعة فيك
    gerçekten mi? İlk bulduğum şey günlüğü oldu. Open Subtitles أول شيء وجدته مذكراته
    İlk bulduğum şey günlüğüydü. Open Subtitles أول شيء وجدته مذكراته
    Uyum yeteneğin keşfetmeye başladığımda en heyecan verici bulduğum şey onu geliştirebileceğimiz olmuştu. TED عندما بدأت في استكشاف القدرة على التكيّف، الشيء الذي وجدته أكثر إثارة؛ هو أننا بإمكاننا تحسينها.
    Ama daha ilginç bulduğum şey, bizim haritaları yaptığımız biçimin, dünyayı değiştiriyor olması. TED ولكن ما وجدته أكثر إمتاعاً، هو الطريقة التي يكون فيها ما نرسمه نحن للعالم يُغير العالم.
    bulduğum şey güzel bir şeyin devam ettiğiydi. TED ما وجدته كان أن شيئًا جميلاً يحدثُ حقًا.
    Ama geri döndüğümde bulduğum şey büyük bir yıkımdı. TED لكنني حينما عدت، ما وجدته كان دمارً تاماً.
    Şimdi, söyledikleri içinde çok erken bulduğum şey,... Open Subtitles إنها حيث أتت منطوقنا للجبر :ما وجدته باكراً أنه قال
    Sana yiyecek aramaya gittiğimde aslında bulduğum şey geminin enkazından kalanlardı. Open Subtitles ترين عندما ذهبت لأبحث لأول مرة ما وجدته في الحقيقة هو الحطام الملتهب للسفينة
    Ama ilginç bulduğum şey kocanızın masanın üzerine kurduğu satranç seti pahalı olanı diğer yandan bu hiç de pahalı olmayan Çin malı bir satranç seti. Open Subtitles لكن ما وجدته مثيراً للإهتمام بأنّ لوح الشطرنج الذي وضعه زوجكِ على الطاولة باهظ الثمن وهذا اللوح من جهة أخرى، تمّ صنعه بالصين ليس باهظاً جداً
    Varolan ekonomik krizlerle ilgili en umut verici bulduğum şey.. Open Subtitles ما أجده مبشراً فى هذه الأزمة الأقتصادية
    İbn el-Heysem hakkında çok etkileyici bulduğum şey, bir kez matematiksel teorilere ulaştıktan sonra gerçek dünya hakkındaki bilgimizi genişletmek için bunları nasıl kullandığıdır. Open Subtitles ما أجده رائعاً حول "ابن الهيثم" هو كيف بمجرّد أنه وقف عند نظرياته الرياضية استعملها لزيادة معلوماتنا عن العالم الواقعي
    Buraya dair en rahatsız edici bulduğum şey eski lisemin neredeyse tıpatıp aynı olması. Open Subtitles سأخبرك ما الذي وجدته لكثرة إثارة القلق ان هذا يبدو بالضبط مثل مدرستي القديمه هنا
    Aslında, Fibonacci sayılarının uyumluluğuna daha pek çok örnek vardır, ama onlarla ilgili en ilham verici bulduğum şey, sergiledikleri güzel sayı motifleri. TED في الواقع، هناك العديد من التطبيقات لأرقام فيبوناتشي، ولكن الأكثر إلهاما الذي وجدته هو الأنماط الجميلة للأرقام التي تتجلى بها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus