"bulmalarını" - Traduction Turc en Arabe

    • يجدوا
        
    • يعثروا
        
    • إيجادنا
        
    • يجدوني
        
    • والعثور
        
    • أن يأخذوا
        
    Yarın sabah RSPCA arayıp bu köpeği buradan almalarını ve ona yeni bir ev bulmalarını söyleyin. Open Subtitles و أبلغيهم أن يأخذوا هذا الكلب و يجدوا له منزلا آخر
    - Yarın erkenden RSPCA arayıp... köpeği götürmelerini ve ona başka bir yuva bulmalarını söyleyin. Open Subtitles و أبلغيهم أن يأخذوا هذا الكلب و يجدوا له منزلا آخر
    Onların rahatsız bir hastayı koltuklarımda uyurken bulmalarını istemezsin. Open Subtitles أنتِ لا تريديهم أن يجدوا شخصاً مريضاً متعدد المخاوف نائم على إحدى أرائكي.
    Jake'in istediği de bu; beni bulmalarını istiyor. Open Subtitles هذا ما يريده جيك انه يريدهم ان يعثروا علي
    Beni hiçbir zaman bulmalarını istemiyorum. Open Subtitles انا لا اريدهم ان يعثروا علي ..
    Ne dersin burada oturup bizi bulmalarını bekleyim mi? Open Subtitles ما رأيك لو نجلس هنا و يتم إيجادنا معاً؟
    Getsemani'ye gideceğiz. Beni orada bulmalarını sağlayacaksın. Open Subtitles سنذهب الى جسمين سوف تتأكد أن يجدوني هناك
    Bence yapabileceğimiz en iyi şey oturup, buraya gelip bizi bulmalarını beklemek. Open Subtitles أعتقد أن أفضل شئ هو ألتزام أماكننا وأنتنظار أن يقوموا بأزالة كل ذلك الحطام والعثور علينا
    ..sana daha uygun bir yer bulmalarını isteyeceğim. Open Subtitles أن يجدوا مكاناً أكثر أماناً وأنسب من أجلك
    Kendi seslerini bulmalarını ve ona sadı k kalmalarını söylersin. Open Subtitles أنت تخبرهم بأن يجدوا أصواتهم و يبقوا بها و تخبر من لديه الصوت أن يحتفظ به
    Hazineyi bulmalarını bekleyip sonra güç kullanarak alacağız. Open Subtitles سننتظر حتى يجدوا الكنز ثم نسلبه منهم بالقوة
    Haiti depremi sırasında, birkaç mühendis ve ürün yöneticisi kendiliğinden bir araya geldi ve deprem mağdurlarının sevdiklerini bulmalarını sağlayacak bir araç yapmak için için bir gecelerini verdiler. TED أثناء أحداث زلزال هايتي، مجموعة من المهندسين و مدراء المنتج تجمعوا بعفوية مع بعضهم و سهروا ساعات الليل لبناء أداة برمجية للسماح لضحايا الزلزال أن يجدوا ذويهم و المقربين إليهم.
    Misafirlerine, kendilerine başka bir otel bulmalarını söyleyeceksin. Open Subtitles قل لنزلائك ان يجدوا لأنفسهم فندقا آخر
    Geceyi burada geçirin. Kardeşlerimden çalgı bulmalarını isteyeceğim. Open Subtitles إقضي الليلة هنا, وأنا سأخبر "إخواني لكي يجدوا "الآلات
    Onlara başka bir yol bulmalarını söyle. Open Subtitles فقط قل لهم أن يجدوا طريقة أخرى
    Beni hiçbir zaman bulmalarını istemiyorum. Open Subtitles انا لا اريدهم ان يعثروا علي ..
    Ve inan bana, bu insanların sizi bulmalarını istemezsiniz. Open Subtitles صدقوني وانتم في غني من ان يعثروا علي
    Bu projede topluluktan kendilerinin küçüklük fotoğraflarını bulmalarını ve aynı sahneyi bir yetişkin olarak canlandırmalarını istedik. TED في (أن يافع أنا الآن) طلب من الجمهور أن يعثروا على صورة لهم من طفولتهم ويعيدوا تصويرها كبالغين.
    Beni bulmalarını ve tutuklamalarını istedin. Open Subtitles أعتقد أنّكِ تُريدهم أن يجدوني ويعتقلوني.
    Bazen ana rahminden yeni çıkmış fetüslere içlerindeki savaşçıyı bulmalarını sağlamak için yanlarındasındır. Open Subtitles أحياناً, تكون موجوداً لمساعدة بضعة أجنة في الخروج من الرحم والعثور على المحارب بداخلهم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus