Beyler, bu teröristin bulunmasını ve onun, terörün gerçekte ne olduğunu anlamasını istiyorum. | Open Subtitles | أيها السادة أريد أن يتم العثور على هذا الإرهابي و أريد أن يفهم ماذا يعنيه الإرهاب حقاً |
Yani senin görüşüne göre aracı sakladı, ve bulunmasını mı istiyor? | Open Subtitles | أنت تعتقدى أنه خبئ الشاحنه فى مكان مفتوح يريد أن يتم العثور عليها؟ |
Kız ve yandaşının bulunmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يتم العثور على هذه الفتاة ومعها شريكها |
Mulwray öldürüldü ve başka bir yere sürüklendi, çünkü birileri cesedin okyanusun ortasında bulunmasını istemiyordu. | Open Subtitles | لقد نقل لأن شخص ما لم يُرد أن يُعثر على جثته في المحيط. |
Ya üvey babam bulunmak istemiyor ya da birisi onun bulunmasını istemiyor. | Open Subtitles | إمّا أنّ زوج والدتي لا يريد أنْ يُعثر عليه، أو أحدهم لا يريد ذلك. |
Bunu yapanları istiyorum. Onların bulunmasını istiyorum. | Open Subtitles | أيّاً كان من فعلَ هذا فأريدُ أن يتمّ العثور عليه |
Kan ve parmak izlerinin acilen bulunmasını istemek olaya benim baktığımı göstermez. | Open Subtitles | لذا لكي أكون واضحاً: لست أدير القضية عندما أخبرك بأني أريد أن تتم معاينة البصمات والتحاليل بسرعة. |
Bir kişi başka bir kişinin bulunmasını istemeseydi onu nereye götürürdü? | Open Subtitles | أين سيكون شخص اذا كان الشخص الأخر لا يريد ان يتم العثور عليه ؟ |
Kim bıraktıysa, açıkça bulunmasını istememiş. | Open Subtitles | فمن الواضح إن من تركه لمْ يكُ يريد أن يتم العثور عليه |
bulunmasını istemediğim bir şey olsa, ilk saklayacağım yer olurdu. | Open Subtitles | إنه أول مكان قد أخبئ به شيئاً لا أرغب فى أن يتم العثور عليه |
Bombanın bulunmasını istedim böylece iki taraftan da insanlar sonunda uyanacak ve birbirleriyle konuşmaya başlayacaklardı. | Open Subtitles | أردت أن يتم العثور على القنبلة حتى يستيقظ الجميع في كلا الطرفين ويبدأ بالحديث مع بعضهم |
Ve kilise onların bulunmasını istemiyor. | Open Subtitles | والكنيسة لا تريد أن يتم العثور عليهم. |
Matobo'nun o zaman kadar bulunmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يتم العثور على (ماتوبو) بذلك الوقت |
Ve birilerinin de onların bulunmasını istediğini. | Open Subtitles | -وشخص ما أراد أن يُعثر عليهما . |
Bunu bilmiyormuş gibi davranmak istiyorsan sorun değil ama bulunmasını istiyorum. | Open Subtitles | إنْ كنتَ تريد التظاهر بكونكَ لا تعرف فلا بأس و لكنني أُريدُ أنْ يتمّ العثور عليه |
Bakmaya devam edin. O Tüylü'nün bulunmasını istiyorum. | Open Subtitles | استمرّوا بالبحث، أريد أن يتمّ العثور على ذلك المُشعر |
Kan ve parmak izlerinin acilen bulunmasını istemek olaya benim baktığımı göstermez. | Open Subtitles | لذا لكي أكون واضحاً: لست أدير القضية عندما أخبرك بأني أريد أن تتم معاينة البصمات والتحاليل بسرعة. |