Size garanti ederim ki Peter orada olacak İşinin geleceği buna bağlı | Open Subtitles | اؤكد لك ان بيتر سيكون هناك عمله يعتمد على ذلك |
Her şey buna bağlı. Anladın mı? | Open Subtitles | نحتاج أن تتم هذه المبادلة كل شىء يعتمد على ذلك, مفهوم؟ |
- Hayatın buna bağlı olsaydı sinema bile açamazdın. | Open Subtitles | و أنتِ لا يمكنكِ فتح فيلم إذا كانت حياتك تعتمد عليه |
Bir saat sonra o yemekte olmalıyım. Hayatım buna bağlı. | Open Subtitles | يجب أن أكون في العشاء خلال سّاعة حياتي كلها تعتمد على هذا |
Hayatın buna bağlı olsaydı iyi bir şey mi yoksa kötü bir şey mi düşünürdün? | Open Subtitles | ويقول ان حياتك تتوقف على ذلك هل سيكون التفكير شيء جيد أو سيئا؟ |
Başka alternatif yok, geleceğimiz buna bağlı. Her şey buna bağlı. | Open Subtitles | ان مستقبلنا يعتمد على هذا كل شئ يعتمد هذا. |
Şunu bilmelisiniz ki Reich'ın bütün geleceği buna bağlı. | Open Subtitles | كل شيئ يهون عندما يكون مستقبل الرايخ على المحك |
Her detayı mümkün olduğunca yakın benzetmen gerekiyor. Hayatı buna bağlı. | Open Subtitles | يجب أن تطابقى كل تفصيل بقدر المستطاع حياتها تعتمد على ذلك |
Eyaletin geleceği buna bağlı, Bayan Lane. | Open Subtitles | إن مستقبل الولاية يعتمد على ذلك آنسة لين |
Senin için bunu kavramak zor olabilir ama, dünyanın kaderi buna bağlı olabilir. | Open Subtitles | قد يصعب عليك فهم ذلك لكن مصير العالم قد يعتمد على ذلك |
Bu geceye konsantre olmalıyız. Her şey buna bağlı. | Open Subtitles | يجب أن نركّز الليلة، كلّ شيء يعتمد على ذلك |
Bana verdiği şeye senin ihtiyacın olduğunu bir kızın hayatının buna bağlı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | . أخبرني بما أعطاني أنك بحاجة إليه حالاً . حياة تلك الفتياة تعتمد عليه |
Bu teslim ettiğin şey yaşamı buna bağlı olan bir kız için çok değerli. | Open Subtitles | ما توصله هو إلى حدا كبير الأكثر ثمين إلى الفتاة التي حياتها تعتمد عليه |
Kulağa saçma geliyor biliyorum ama hayatları buna bağlı. | Open Subtitles | أعرف إنّ ذلكَ يبدو سخيفاً ولكنّ حياتهما تعتمد عليه |
Bir saat sonra o yemekte olmalıyım. Hayatım buna bağlı. | Open Subtitles | يجب أن أكون في العشاء خلال سّاعة حياتي كلها تعتمد على هذا |
Gizli planın bütün detaylarını bilmen gerekiyor, hayatın buna bağlı. | Open Subtitles | لابد أن تعرفي كل شيء في حجتنا، حياتك تعتمد على هذا |
Lütfen bir şeyler bulduk deyin; çünkü yaşamlarımız buna bağlı. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أنك توصلت إلى شيء لأن حياتنا تتوقف على ذلك |
Tüm belgeselimiz buna bağlı. | Open Subtitles | فلمنا الوثائقي برمته يعتمد ، يعتمد على هذا |
İyi çünkü korkarım ki hayatın buna bağlı. | Open Subtitles | ،جيد، لأن بكل صراحة مركزكِ على المحك هنا |
Kardeşlerim benden iyi bir evlilik yapmamı bekliyorlar, hayatları buna bağlı. | Open Subtitles | أخواتي في حاجة لي لإجراء زواج ناجح، احتمالاتهم تعتمد على ذلك |
Abartmadan söylüyorum. Dünyanın kaderi buna bağlı olabilir. | Open Subtitles | أخشي وهذا ليس مبالغة بأن مصير العالم قد يتوقف على ذلك |
Ve lanet olası birkaç cevap bulsan iyi olur çünkü işin buna bağlı. | Open Subtitles | ومن الأفضل أن يكون لديكِ إجابات أفضل لأن عملك يتوقف على هذا حسناً |
Kapalıyız. Olmaz. Benim geleceğim buna bağlı. | Open Subtitles | مغلق لمدة يوم لا مستقبلي يعتمد علي هذا |
Dünyanın kaderi buna bağlı. | Open Subtitles | فمصير العالم مرهون بذلك. |
Askerlerin hayatı buna bağlı. | Open Subtitles | حياة الرجال متوقفة على المحتويات بداخله |
buna bağlı kalmak benim için mutluluk ötesi olacak. | Open Subtitles | فسيكون من دواعي سروري أن أتفضّل عليك بها |
İster bilin ister bilmeyin, sizin çocuklarınız ve torunlarınızın da geleceği buna bağlı. | TED | وإذا كنت تعرف أو لا، ومستقبل أولادك وأولاد أولادك يعتمد عليه أيضًا. |
Üstlenmemiz gereken büyük bir sorumluluk var ve hayatlarımız buna bağlı. | Open Subtitles | إنه تعهد كبير جدا والذي تتوقف عليه حياتنا |