Bu yüzden bunu yaparsın diye düşündüm. | Open Subtitles | لهذا ظننت أنك ستفعل ذلك |
Evet. bunu yaparsın. | Open Subtitles | أجل، أفترض انك ستفعل ذلك |
bunu yaparsın, ailen için savaşırsın. | Open Subtitles | هذا ما تفعله. تحارب من أجل عائلتك. |
Ailen için bunu yaparsın. | Open Subtitles | هذا ما تفعله مع عائلتك |
Değer verdiğin birini korumak için bunu yaparsın. | Open Subtitles | إذًا، سأحاول حتى الموت هذا ما يجب فعله عند إنقاذ شخص تهتمين لأمره |
Çünkü birini sevdiğinde bunu yaparsın. | Open Subtitles | لأن هذا ما يجب فعله عندما تحب شخصاً ما |
Bana değer veriyorsan benim için bunu yaparsın, Frank. | Open Subtitles | إذا كنت تحبني (ستفعل ذلك من أجلي (فرانك |
Evet, bunu yaparsın. | Open Subtitles | نعم، ستفعل ذلك |
Ailen için bunu yaparsın. | Open Subtitles | هذا ما تفعله لاجل العائلة |
Hayat arkadaşın için bunu yaparsın. | Open Subtitles | هذا ما تفعله لشريكك |
Hayat arkadaşın için bunu yaparsın. | Open Subtitles | هذا ما تفعله لشريكك |
- Evet, o durumda bunu yaparsın işte. | Open Subtitles | .. نعم، هذا ما تفعله في هذا |
Uzaylılara bunu yaparsın değil mi? | Open Subtitles | هذا ما يجب فعله مع الفضائيين، كلا؟ |