"bunun için zamanımız" - Traduction Turc en Arabe

    • وقت لهذا
        
    • الوقت لهذا
        
    • وقت لذلك
        
    • الوقت لذلك
        
    • وقتاً لهذا
        
    • وقتًا لهذا
        
    • وقتٌ لهذا
        
    Bunun için zamanımız yok. L geri almak ve eve lazım. Open Subtitles لا يوجد عندنا وقت لهذا يجب أن أعود و أعيدك لمنزلك
    Ortalıkta serbestçe dolaşan bir iblis var,Cole.Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles هناك شيطان على المدمرة، فضفاضة. ليس لدينا وقت لهذا.
    Ağabeyin haklı, Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles يمكننا أن نسأل بعد أن نقتل مصاصي الدماء أخوك محق ليس لدينا وقت لهذا
    Seni burada tutmanın bir yolunu bulduğumuzda Bunun için zamanımız olacak. Open Subtitles . سيكون لدينا الوقت لهذا . حتي نجد الطريقة لنبقيك هنا
    Bu çok tatlı. Ama cidden Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles هذا لطيف، لكن في الحقيقة ليس لدينا الوقت لهذا
    Bunun için zamanımız yok. Kahverengi şeyini geri alabilirsin. Open Subtitles حسناً، ليس لدينا وقت لذلك ولكن يمكنك إرجاع ذلك الشيء البني
    Sen bir asker kaçağısın. Seni tutuklarlar. Şimdi Bunun için zamanımız yok Open Subtitles أنت متغيبة عن الجيش بدون تصريح سيعتقلونك، ليس لدينا وقت لهذا
    Bunun için zamanımız yok. Çocuklar, harekete geçmemiz gerek! Open Subtitles لا ليس هناك وقت لهذا يا رفاق لابد ان نتصرف الأن
    - Halüsülasyon görüyor. Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles ـ إنها مُصابة بالوهم ـ إستمعوا، ليس لدينّا وقت لهذا الهُراء
    Ama Bunun için zamanımız yok. Çocukların listesini bulmalıyız. Open Subtitles لكن ليس لدينا وقت لهذا يجب أن نجد قائمة الأطفال
    Bunun için zamanımız olmadığını söyledim ama, birincisi dinlemedi ve ikincisi özellikle beni dinlemedi. Open Subtitles أخبرتها بأننا ليس لدينا وقت لهذا الشأن لكن ، أولاً ، لم تنصت و، ثانياً ، أنها لا تنصت لي على وجه الخصوص
    Daniel,Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles . دانيال, نحن ليس لدينا وقت لهذا
    - Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles . حسناً ، حسناً ، ليس لدينا وقت لهذا
    Bayan Johnson, Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles الآنسة جونسن ليس لدينا وقت لهذا.
    Hadi, Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles هيا . نحن ليس لدينا الوقت لهذا
    - Lütfen, Bunun için zamanımız yok. - Umrumda değil! Ben gidiyorum! Open Subtitles من فضلك ، ليس لدينا الوقت لهذا - لا أهتم ، سأغادر -
    Pekâlâ, Bunun için zamanımız yok. Open Subtitles . حسناً , ليس لدينا الوقت لهذا
    Hayatımızın baharındayız Bunun için zamanımız yok! Open Subtitles حسنا، من منا في ربيع العمر ليس لديهم وقت لذلك
    Bunun için zamanımız yok. Ruslar geliyor. Open Subtitles لا يوجد وقت لذلك الروسيين قادمون
    Benim toplumumdan çıkan birçok şeyin İngiliz Müzesine nasıl vardığıyla ilgili çok ilginç ve farklı bir hikaye anlatabilirim fakat Bunun için zamanımız yok. TED استطيع ان احكي تاريخ شيق ومختلف عن كيفية وصول الكثير من تراث مجتمعي الى المتحف البريطاني، ولكن ليس لدينا الوقت لذلك.
    Bunun için zamanımız yok. İnsanlarınızın saklanabileceği bir yer var mı? Open Subtitles لا نملك وقتاً لهذا, أيوجد مكان ليختبأ فيه شعبك؟
    Bunun için zamanımız yok, dedektif! Open Subtitles لا نملك وقتًا لهذا أيتها المحقّقة
    Bunun için zamanımız kalmadı. Zamanımız yok. Open Subtitles ليس لدينا وقتٌ لهذا ليس لدينا وقت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus