Aklımdaki veda, burada sahip olduğumuzdan daha çok yer tutabilir. | Open Subtitles | مع السّلامة بأنني املك في العقل سيأْخذ غرفة أكثر بعض الشيء من لدينا هنا |
burada sahip olduğumuz altüst olmuş bir dünya. | Open Subtitles | ماذا لدينا هنا في العالم كل شيئ راسا علي عقب |
Bugün burada sahip olduğumuz ruh ve bağı yüceltmek için... | Open Subtitles | الصداقة. نعتز الروح والسندات لدينا هنا اليوم. |
Demek istediğim, tabiki, ...onu çok özlüyorum, ...ama burada sahip olduklarımı biliyorum. | Open Subtitles | أنا يعني، بطبيعة الحال، كما تعلمون، أنا نفتقدها كثيرا، لكنني أعرف ما لدي هنا. |
burada sahip olduğumuz her şeyi ellerimizle yaptık. | Open Subtitles | كل شيء نملكه هنا بنيناه بأيدينا |
Eğer sessiz durursanız size burada sahip olduğumuz 40 farklı tür zehirli yılan hakkında bilgi verebilirim. | Open Subtitles | لو بقي الجميع هادئاً، فيمكنني إخباركم عن أكثر من 40 سلالة للأفاعي السامة التي نملكها هنا. |
burada sahip olduğumuz şey yasal bir düğümdür, ...ve bu düğüm de her zaman temsilcisine gider. | Open Subtitles | لدينا هنا تعادل قانوني وفض التعادل يكون من مصلحة الشاكي |
burada sahip olduğumuz tek şey birbirimize olan bağlılığımız. | Open Subtitles | لشيء الوحيد الذي لدينا هنا هو ولاؤنا لبعضنا |
burada sahip olduğumuz tek şey birbirimize olan sadakatimiz. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي لدينا هنا هو ولاؤنا لبعضنا البعض |
burada sahip olduklarımızı bırakıp gitmeye hazır değilsin. - Josh, neler oluyor? | Open Subtitles | أعتقد أنك لست مستعد أن تترك ما لدينا هنا جوش , ما الذي يحدث ؟ |
Bak, burada sahip olduğumuz fırsatı takdir ettiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | انظري، أنا لا أظن أنكِ تقدرين الفرصة التي لدينا هنا |
Aynı şey savaş alanı için de geçerli, bu yüzden burada sahip olduğumuz şey oldukça olağandışı. | Open Subtitles | يمكن قول ذلك بالمثل فى ساحة المعركة ولهذا السبب ما لدينا هنا هو غير اعتيادى |
Ama şimdi burada sahip olduklarımıza bakıyorum da... | Open Subtitles | لكن الآن أنظر إلى ما لدينا هنا |
Doktor Jullian burada sahip olduğumuz en iyi ortopedisttir. | Open Subtitles | الدكتور Jullian أفضل العظام والمشترك الطبيب لدينا هنا. |
- Benim tek düşüncem burada sahip olduklarımız ve onları nasıl koruyacağımız. | Open Subtitles | -تفكيري يدور فقط حول ما لدينا هنا -و كيفية حمايته |
burada sahip olduğumuz şey, MIT'te kullandığımız bir eşek şakasının güçlendirilmiş versiyonu. | Open Subtitles | ما لدينا هنا هو نسخة amped متابعة من مزحة كنا في معهد ماساتشوستس للتكنولوجيا، |
burada sahip olduğumuz Roger'ın En Son Spesiyalitesi. Bunlardan biraz ister misin küçük kızkardeş? | Open Subtitles | لدينا هنا شطيرة (روجر) الخاصة أترغبين ببعض منها أيتها الأخت الصغرى؟ |
burada sahip olduğumuz tek şey... | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي لدينا هنا ... |
Ve dürüst olmak gerekirse, benim burada sahip olduğum tek otorite çalıntı bir PDA ve dayanıklı koli bandı. | Open Subtitles | ولأكون معكِ فكل ما لدي هنا... ...هو هاتف جوال والكثير من الشريط اللاصق |
Benim burada sahip olduklarım onda yoktu, sen ve Jordan. | Open Subtitles | لم يكن لديه ما يوجد لدي هنا (أنت و(جوردان |
burada sahip olduklarımız bana sonsuza dek yeter. | Open Subtitles | ما لدي هنا هو كل ما أريده. |
burada sahip olduğumuz şeyden bahsediyorum. | Open Subtitles | لا أنظروا أنا أتحدث عن ما نملكه هنا |
Yalnızca burada sahip olduğumuz aile olur. | Open Subtitles | لذا فقط عائلتي التي نملكها هنا. |