Tam anlamıyla bir uçurumun kenarında, yıldızları ve El Capitan'ı aydınlatan ay ışığını değişirken yakalıyordum. | TED | كنت فعلياَ على جانبٍ منحدر، ملتقطاَ النجوم و ضوء القمر بتبدلاته، ضوء القمر ينيرمنحدر إل كابيتان. |
Leo, El Capitan'daki tutunacak birkaç platformdan birini bulmalı. | Open Subtitles | وعلى ليو أن يجد بعض الملاجيء التي يوفّرها إلـ كابيتان |
Los Angeles El Capitan'da Çelik Adam'ı izledikten sonra. | Open Subtitles | أثناء خروجها من فلم "مان أوف ستيل" في "إل كابيتون" بـ"لوس أنجلوس". |
Paparazi mi El Capitan'dan çıkıyormuş? | Open Subtitles | مصوروا الفضائح كانوا خارجين من الـ"إل كابيتون"؟ |
El Capitan'i de almış. | Open Subtitles | لقد اخذ "الكابتين" |
Baharda El Capitan'a gidecek. | Open Subtitles | سينضم لـ(الكابتين) في الربيع القادم |
El Capitan'ı kaya tırmanışı için imkânsız hâle getiren buzdur. | Open Subtitles | الجليد هو ما جعل الكابيتان أعظم تحدٍ في تسلّق الصخور |
Biz El Capitan'a "Koca Adam" diyoruz. 1.000 metre yüksekliğinde neredeyse tamamen diktir. | Open Subtitles | ندعو الكابيتان بالأب الكبير وذلك لارتفاعه الواصل لألف متر |
(Alkışlar) Kaliforniya'da Yosemite Park'taki El Capitan kayalığı ve eğer fark etmediyseniz tamamen kendi başıma ipsiz tırmanıyordum. Bu tırmanış şekline serbest solo diyoruz. | TED | (تصفيق) كان هذا "إل كابيتان" في حديقة يوسيميتى الوطنية في كاليفورنيا، وفي حال لم تلاحظوا هذا، كنت أتسلق بمفردي بدون حبل، نمط من التسلق معروف باسم التسلق الفردي الحر. |
El Capitan'ın tepesine 1 8 saat 23 dakikada tırmandım. | Open Subtitles | لقد حطّمت الـ23 ساعة وهو الرقم القياسي في صعود قمة الـ(كابيتان)... في 18 ساعة و 23 دقيقة... أستطيع انجاح هذه العلاقة |
Bazı dağcılar geceyi El Capitan'da geçirmek için hazırlanıyor. | Open Subtitles | بعض المتسلّقين يتحضّرون ليبيتوا ليلة فوق الكابيتان |
El Capitan. | Open Subtitles | " الـ " الكابيتان |