Yani, eğer popoma tekme isteseydim, evde Connie ile kalırdım. | Open Subtitles | اعني, اذا اردت التعرض لمشاكل, كنت بقيت فى المنزل مع كوني |
Connie ile biz de öyleyiz. Yakın arkadaşız ama sürekli kavga ederiz. | Open Subtitles | "هذا الأمر شبيه بحالتي مع "كوني نحن نـتصارع بعض الأحيان |
Yolda gelirken birden, "Aman Tanrım, Connie ile mi çıkacağım!" | Open Subtitles | أنه كان في طريقة إلى هنا ، وبعدها أدرك "سوف أخرج بموعد مع "كوني |
Dünya alem senin Connie ile birlikte olduğunu sanacak. | Open Subtitles | طالما العالم أعينهم عليك "عليك أن تخبرهم أنك كنت مع "كوني |
Bu ateşli kızla yatmışken, Connie ile yatmış gibi davranmamı istiyorsun. | Open Subtitles | لقد نمت مع الفتاة الجميلة "وأنت تريدني أن أتظاهر أنني نمت مع "كوني |
Aslında Connie ile konuştum. | Open Subtitles | في الواقع، تحدّثتُ مع كوني |
Connie ile kaç defa çıktınız? | Open Subtitles | حسنًا ، كم موعد خرجت فيه مع "كوني" ؟ |
Connie ile arkadaş olmaya çalışman çok hoş ama yine de seveceğim seni. | Open Subtitles | أعتقد أنه من الرائع منك محاولة "أن تكون صديقًا مع "كوني ... لكن أنتَ تعرف |
- Senin Connie ile bir derdin mi var? | Open Subtitles | ما هي مشكلتكِ مع "كوني" ؟ المعذرة ؟ |
Connie ile biraz iddiaya girdim de. | Open Subtitles | "لدي رهان مع "كوني |
Connie ile iddiaya girdin demek. | Open Subtitles | رهان مع "كوني" ؟ |
Ben dün gece Connie ile yatmadım. | Open Subtitles | لم أنم مع "كوني" بالأمس |
- Tamamdır. - Connie ile. | Open Subtitles | تــــم - "مع "كوني - |
- Connie ile görüştüm. | Open Subtitles | (لقد أغلقتُ تواً سماعة الهاتف مع (كوني |
Connie ile birlikte iste. | Open Subtitles | إنه مع (كوني) والآخرين |
Connie ile birlikte işte. | Open Subtitles | إنه مع (كوني) والآخرين |