Cyper'dan daha iyi bir hikayenin tam üstünde oturduğunu hatırlatayım mı? | Open Subtitles | حسناً، أود أن أذكركِ أنكِ تملكين قصة مثيرة أكثر من السايبر |
Kızların DNA'larını Cyper ile karşılaştırdım ve sonuçlar tutarlı çıktı. | Open Subtitles | قارنت الحمض النووي للفتاة مع عينة السايبر والــنـتيــجــة كـانــت مـــطــابــقـــة |
Cyper otunun neye benzediğini bildiğinden eminsin değil mi? | Open Subtitles | انت متأكدة بأنك تعرفين شكل عشب السايبر ؟ |
Eğer Cyper ile onu kurtarabiliyorsan, neden yapmadın? | Open Subtitles | بامكانك استخدام السايبر لانقذها ، لماذا لاتفعل أنت؟ |
Eğer getirmezsen, elimde olan Cyper ile idare edeceğim. | Open Subtitles | وإذا لم تستطيعى فسوف اكمل بحث عن السايبر |
Biliyor musun, Bandell'e daha iyi bir hikâye bulsan bile Cyper haberini yapmayacağını nereden bilebilirsin? | Open Subtitles | أتعلمين، حتى لو استطعتى الحصول على شىء أفضل لبندال من يضمن أنه لن يستمر فى البحث عن قصة السايبر |
Marshall Lisesinden iki kız, bir Atrianın Cyper kullanarak ikisinden birini nasıl iyileştirdiğini konuşuyordu. | Open Subtitles | فتاتين من المدرسة الثانوية يتحدثا عن شفاء إحداهما عن طريق اتريان باستخدام السايبر |
Eğer kara Cyper ektilerse, etrafta bundan çok var demektir. | Open Subtitles | حسناً , أذا تم زرع السايبر الأسود هذا يعني أن هناك المزيد منه |
Kara Cyper büyüdüğünde içindeki bütün sporlar eninde sonunda havaya yayılır. | Open Subtitles | عندما تنمو شجيرات السايبر فأنها تطلق كل جراثيمها بالهواء |
Kimsenin görmesini istemiyorsan, kara Cyper yetiştirmek için mükemmel bir yer. | Open Subtitles | مكان مثالي لجعل السايبر الأسود ينمو اذا لم ترد لأحد ان يراه |
- İşverenlerim ve ben Cyper kullanarak ölümcül hastalıklara son verebileceğimize inanıyoruz. | Open Subtitles | نستطيع استخدام السايبر لأنهاء الأمراض المُزمنة |
Ama maalesef Cyper istediğimiz gibi çalışmadı. | Open Subtitles | لكن لسوء الحظ السايبر لمَ يعمل كما كنا نأمل |
Cyper kullanarak beni kurtardın, değil mi? | Open Subtitles | أنت لقد أنقذت حياتي بـ"السايبر", أليس كذلك |
Eğer Cyper kanseri iyileştirebiliyorsa, dünyanın bunu bilmesini istemez misin? | Open Subtitles | لو "السايبر" يمكنه شفاء السرطان أنت لا تريد العالم أن يعرف؟ |
Cyper özünü kanımla karıştırdıktan sonra, o karışımı sana enjekte ettim. | Open Subtitles | "لقد أقحنت "السايبر ،لخلايا دمي وبعد ذلك أقحنته لدمك |
Hasta çocuğu, arkadaşı ya da hayvanı olan her insan çılgınlar gibi sektöre gelip Cyper ve Atrian kanı arayacak. | Open Subtitles | كل بشري مع طفل ،مريض أو صديق أو حيوان أليف ،سيتم تمزيق هذا القطاع "للبحث عن "السايبر" ودم "الآتاريين |
Pekala, bir insanı iyileştirmek için Cyper kullanmış olabilirim. | Open Subtitles | حسنًا, أنا لقد أستخدمت "السايبر" على بشرية |
Zwahan'ın sadece bir bitkisi var, Cyper. | Open Subtitles | والزواهان يملكون عشبة واحدة .. السايبر |
Kara Cyper de ondan farklı sayılmaz. | Open Subtitles | حسناً , السايبر الاسود ليس مختلفاً |
Güzel, çünkü zaman, Cyper saati işliyor. | Open Subtitles | جيد، لأن ساعة السايبر تدق وتقترب |