Belki de tutmalısın. Ne yaptığını düşünmesi için zamana ihtiyacı var. | Open Subtitles | . هو يجب أن يأخذ وقت بمفرده ليفكر بشأن ما فعله |
sorun değil evlat bay Brenner'a karısını ve çocuklarını düşünmesi için bir şans verelim. | Open Subtitles | لندع فرصه للمستر برينر ليفكر فى زوجته و ابناؤه |
Evet ama ya adam senin arkadaşın olsaydı ona tekrar düşünmesi için biraz zaman verirdin. | Open Subtitles | نعم.. لكن إذا كان الشخص صديقك.. فستعطيه الوقت ليفكر ما إذا كان يريد الاستمرار في هذا. |
Konuşmaya değer ortak bir noktamız olduğunu düşünmesi için bende bütün bu Küresel Isınma ile ilgili kitapları... okumaya karar verdim | Open Subtitles | لذا يجب علي أن أقرا كتب أحتباس الحرارة لأجعله يظن أن لدينا أشياء مشتركة |
Ciddi olduğumu düşünmesi için öyle uydurdum. | Open Subtitles | أختلقت هذا الشيء لأجعله يظن أني جادة. |
düşünmesi için ona 1 hafta verelim. Ben de onunla başka zaman konuşurum. | Open Subtitles | لنعطيه أسبوعًا ليفكر بالأمر وسوف أتحدث معه مرة أخرى |
- Yarın. düşünmesi için biraz zaman vermek istiyorum. | Open Subtitles | غداً، أريد إعطائه بعض الوقت ليفكر |
Evde bekleyen karısını ve çocuklarını düşünmesi için. | Open Subtitles | ليفكر في زوجته و اطفاله في بيته |
Ona düşünmesi için 1 ay daha verin. | Open Subtitles | أعطه شهرا اخر ليفكر فى الأمر |
Apocalypse de ona düşünmesi için bişey vermiş olduk. | Open Subtitles | هذا سوف يعطيه بعض الشيء ليفكر به في (أبوكليبس). |
Ona, neden vazgeçtiğini tekrar düşünmesi için bir şans ver. | Open Subtitles | أعطيه فرصه ليفكر عما تخلى عنه |